Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

20 Nisan 2024, 02:28:00

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 90
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 73
Total: 73

Kanserojen yapay tatlandırıcı/aspartam ucuz tatlı ve birçok gıdada kullanılıyor

Başlatan Avukat, 18 Ağustos 2012, 15:04:47

« önceki - sonraki »

Avukat



ÖZLEM ÇAKMAK, ZEYNEP ÖZONAR - İSTANBUL

Bayramın vazgeçilmezi baklavalarda kullanılan yapay tatlandırıcılara dikkat. Fiyatı piyasaya göre düşük olan ucuz baklavalarda kullanılan aspartam sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Uzmanlar tüketicileri merdivenaltı tatlılara karşı uyarıyor.

Ramazan Bayramı arefesinde misafirlere ikram edilecek tatlı alışverişi yoğunlaştı. Bayramın gözde tatlısı baklava. Piyasada 6 liradan 40 liraya kadar değişen fiyatlarda baklava satılıyor. Ancak uzmanlar ucuz baklavalarda kullanılan ve sağlığı tehdit eden tatlandırıcılara karşı tüketicileri uyarıyor. Baklavanın maliyetini düşürmek için kimi üreticiler yapay tatlandırıcı olarak bilinen aspartam kullanıyor. Türk Gıda Kodeksi'nde içinde aspartam yer alan ürünlerin açıkça 'tatlandırıcı içerir' yazılması zorunlu. Ancak ürün için sadece 'fıstıklı, cevizli baklava' yazan üreticiler bu kurala uymuyor. Bu uyarıları görmeden aspartamlı tatlı yiyenlerin önemli sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabileceği belirtiliyor. Aspartamın kontrolsüz kullanımı başta obezite olmak üzere, eklem ağrısı, bulantı, kas spazmı, görme kaybı, işitme kaybı, soluk zorluğu, çarpıntı gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

Bayram ve özel günlerde merdivenaltı üretim hız kazandı. Ürünleri ucuza mal ederek daha çok para kazanmak isteyenler, şekerden çok daha fazla tatlı içeren aspartamı tercih ediyor. Doğada bulunmayan yapay bir tatlandırıcı olan ve şekerin yerini alan aspartam gündelik hayatta kontrolsüzce yaygınlaşıyor. Bir liralık aspartam 10 liralık şekere bedel. Sağlık riski bulunan tatlandırıcı için günlük kullanım sınırı olmasına rağmen, bu ürüne internet üzerinden bile ulaşmak mümkün. Bazı internet sitelerinde kilolar halinde satılıyor. Kansere sebep olduğu tartışmalarının yanında aspartam, aktarlarda, toptancılarda ve internette adeta yok satıyor. Eminönü çarşısında da aspartama ilgi büyük. Eminönü'nde bu ürünlerin satışını yapan bir esnaf bir tutam aspartam alan kişinin şeker komasına girmesinin kaçınılmaz olduğunu söylüyor. Faruk Güllüoğlu Ar-Ge Müdürü Gıda Mühendisi Emine Akyıldız, aspartamın dahil olduğu tatlandırıcıların sadece Türk Gıda Kodeksi'ndeki belirtilen bebek ve küçük çocuk gıdaları hariç "Özel Beslenme Amaçlı Gıdalar" olduğunu söylüyor. Bu tatlandırıcıların şeker yerine tatlandırma amacıyla kullanılmaması gerektiğini vurgulayan Akyıldız, tüketicileri bilinçli olmaları konusunda uyardı. Tüketiciler Derneği (TÜDER) Gıda Komisyonu Başkanı Diyetisyen Ayşe Cengiz ise 20 kapsülden fazla aspartamın ciddi zararları olduğunu, aspartamlı iki dilim baklavanın bile günlük tüketim sınırını aşılmasına neden olduğunu belirtiyor. Aspartam hakkında yapılan araştırmaların sonuçları da ilginç. Aspartam gibi kimyasal tatlandırıcıların ithalatının son 8 yılda 13 kat arttığını belirten Şekerleme ve Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu Başkanı Zekeriya Mete ilaç firmalarının sponsor olduğu araştırma sonuçlarında aspartamın zararsız çıktığını, bağımsız araştırmacıların araştırmasında ise yüzde 98 zararlı çıktığını belirtiyor.

Uzmanlar bayram için tatlı alışverişi yapacak tüketicilerin firmaların hizmet ve ürün kalitesini de karşılaştırması, merdivenaltı yerlerden alışveriş yapmaması gerektiğini belirtiyor.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1334997&title=yapay-tatlandiricilar-bayramin-tadini-kacirmasin



Aspartamda kanser tehlikesi, 2005'te İngiltere'de de haber konusu olmuştu

İngiltere Avam Kamarası 2005 yılındaki Gıda ve Çevre Komisyonu Başkanı Williams, aspartamın kansere neden olduğuna dair deliller bulunduğunu belirterek, bu maddeyi içeren ürünlerin yasaklanmasını istemişti. 2005 yılındaki haber aynen şu şekilde:

Komisyon Başkanı Liberal Demokrat Milletvekili Roger Williams, aspartamın kansere neden olduğuna dair güvenilir deliller bulunduğunu belirterek, bu maddeyi içeren ürünlerin satışının yasaklanmasını istedi. Williams, İtalya'da yapılan bir araştırmada, düzenli olarak aspartam verilen farelerde tümörlerin ortaya çıktığını söyledi. İngiliz milletvekili, aspartamın kullanılmasına izin veren yetkililerin, ana görevleri olan halkın sağlığını koruma konusunda başarısız olduklarını belirtti. Bazı İngiliz bilim adamları da Komisyon'un çağrılarına destek vererek, aspartam içeren gıda maddeleri ve ilaçların raflardan kaldırılması çağrısı yaptı. İngiliz basınına göre Williams, dünya çapında her 15 kişiden birinin her gün aspartam içeren ürünleri tükettiğini, bunların büyük kısmını da çocukların oluşturduğunu söyledi. Milletvekili, aspartamın, diğer birçok ürünün yanı sıra, çocukların tercih ettiği kahvaltılık gevrekler, çikolotalar ve bazı çocuk şuruplarında kullanıldığını belirtti.

İngiltere'de Avam Kamarası Gıda ve Çevre Komisyonu, ülkede satılan 6 bin gıda maddesi, ilaç ve içeceğin içinde bulunan yapay tatlandırıcı "aspartam"ın kansere yol açabileceği uyarısında bulundu. İngiliz Daily Express gazetesi, haberi "Tatlandırıcıda kanser bağlantısı" başlığıyla manşetinden verirken, Daily Mail gazetesi de aspartam içeren ürünlerin listesini yayımlayarak aileleri çocuklarını bu yapay tatlandırıcının kullanıldığı ürünlerden uzak tutmaya çağırdı. Gazeteye göre bazı türleri aspartam içeren ürünler şöyle: Meşrubatlar, Meyveli içecekler, Sakızlar, Meyveli yoğurtlar, Dondurulmuş tatlılar, Sofralık tatlandırıcılar, İlaçlar, Çocuk şurupları ve antibiyotikler, Düşük kalorili gıdalar, Sporcu içecekleri, Çikolatalar, Nane şekerleri, Dondurmalar, Kahvaltılık gevrekler, Konserve meyveler.

Williams'ın açıklamasına göre, aspartamın içinde bir metil ester ve iki aminoasit (fenilalanin ve aspartik asit) bulunuyor. Tatlandırıcı üreten şirketler, bu maddelerin gıda ve içeceklerde doğal olarak bulunduğunu belirtirken, bunların aspartam halinde tüketilmesinin insan sağlığına zararlı olduğunu gizliyor. Wililams'a göre, yiyeceklerde bulunan fenilalanin ve aspartik asit, başka aminoasitlere bağlı halde oldukları için sağlığa zarar vermiyor. Aspartamdaki fenilalanin ve aspartik asitse, midedeki enzimler tarafından ayrıştırılıyor. Serbest kalan fenilalanin, metabolizma tarafından "diketopiperazine" adı verilen bir kanserojen maddeye dönüştürülüyor. Aspartik asit de, "excitotoxin" adlı toksik maddeye dönüşüyor. Bu madde, sinir hücrelerinin zarar görmesine veya ölmesine yol açıyor. Aspartamın içindeki üçüncü madde olan metil ester ise en zararlısı. Vücut, metil esteri, iyi bilinen bir zehir olan metanole dönüştürüyor.

Nasıl kanser yapıyor?

Besin değeri olmayan, enerji içermeyen tatlandıcılardır. (Sakkarin, aspartam, asesulfam potasyum (asesulfam-K), siklamat, alitam, sukraloz) Avrupa, yılda 2 bin ton aspartik asit ve fenilalanin aminoasitlerinden oluşan bir tatlandırıcıyı yani aspartamı tüketiyor. Çay şekerine göre 200 kat daha tatlı bir madde. Tüm dünyada yılda 9 bin ton üretiliyor. 2004'te 146 milyon ton olan dünya şeker tüketiminin bir kısmını karşılayan tatlandırıcılar aslında gıda sektöründe önemli bir açığı kapatıyor. Tatlandırıcıların ana maddesini oluşturan aspartamın zehir olduğu iddiası da dilden dile dolaşıyor.

UZMAN GÖRÜŞLERİ

Dikkatli olmak gerekiyor

Prof. Dr. Tanju Besler (Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Beslenme ve Diyabetik Bölümü Başkan Yardımcısı): "Aspartam ile ilgili dünyada zaman zaman bir kıyamet koparılıyor. Bilimsel bir dayanağı olup olmadığının ayrıntısıyla incelenmesi gerekir. Tarım Bakanlığı'nın gıda mevzuatında bile aspartam kullanımına ilişkin izin maddesi var. Bu konu, Avrupa entegrasyonuyla paralel gidiyor. Aspartamın kullanım dozları vardır. Belirlenen dozların kullanılmaması durumunda, nörolojik bazı değişikliklere neden olabileceği biliniyor. Bu söylentilerin bilimsel dayanağını incelemek gerekli. Dikkatli olmak gerekiyor."

Diyabet hastalarında özellikle aspartamı tavsiye ediyoruz

Dr. Fatoş Özcan (Acıbadem Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı): "Diyabet eğitim merkezimizde, hastalara aspartamı özellikle öneriyoruz. Kalori içermediği için, kullanılan toz tatlandırıcılardan biri. Normal kişilerin kullandığı diğer tatlandırıcılarda günlük 6 - 7 adet sınırlaması var. Aspartamda ise günlük, 10 miligramdan, 150 - 140 tablete kadar kullanılabiliyor. Aşırı doz ise, mesane tümörlerine, ishal, mide bulantısına neden olabiliyor. Yine de, hastalara mümkünse şeker kullanmayın diyoruz. Aspartam diğer tatlandırıcılara göre çok daha güvenilir. Özellikle öneriyoruz."

http://www.milliyet.com.tr/aspartamda-kanser-tehlikesi/guncel/haberdetayarsiv/16.12.2005/254823/default.htm



Aspartamın 1981'de ABD'de hangi tartışmalar ve çarpışık ilişkiler neticesinde yasaktan kıl payı kurtulduğunu gösteren güzel bir analiz:

Tehlikeli Tatlandırıcının Geç de Olsa Yasaklanması

Kanser Önleme Koalisyonu
15 Ağustos, 2009
Çeviren: Orhan Akalın

CHICAGO, IL, 15 Ağustos, 2009 --/BASIN DUYURUSU/-- Kanser Önleme Koalisyonu'nun yaptığı uyarıya göre, deney farelerinde kansere neden olduğu gösterilmiş olan suni tatlandırıcı aspartamın, insanlar tarafından tüketilmesinin yasaklanması gerekmektedir.

Kanserojen gıda katkı maddelerinin otomatik olarak yasaklanmasını gerektiren 1958 tarihli Delaney Yasası'nın açık hükümleri uyarınca Koalisyon, ABD Gıda ve İlaç İdaresi'nin (FDA) yeni atanan başkanı ve halk sağlığı savunucusu Dr. Margaret Hamburg'u göreve çağırarak aspartamın kullanımını derhal yasaklamasını talep etmektedir.

İlk defa 1965'de bir ilaç firması olan G.D. Searle tarafından bulunan aspartam halihazırda Nutrasweet, Equal ve Canderel adı altında Ajinomoto Sweeteners tarafından pazarlanmaktadır.

Dünyada en yaygın şekilde kullanılan ikinci suni tatlandırıcı olan aspartam, sıcak çikolata, sakız, şeker, tatlı, yoğurt ile gazlı ve toz halindeki içecekler de dahil olmak üzere 6.000 den fazla üründe bulunmaktadır. Dünyada 200 milyondan fazla kişinin tükettiği ve 30 yılı aşkın bir süredir kullanımda olan aspartam, FDA tarafından ilk 1974'de onaylanmıştı.

Sakarinden sonra en yaygın tatlandırıcı olan aspartam suni tatlandırıcı pazarının yaklaşık %60'ını temsil etmektedir.

Aspartam, gıda, meşrubat, şekerleme ve sakız üreticilerine 200 kat daha az tatlı olan şekere göre önemli maliyet tasarrufu sağlamaktadır. Kalorisiz bir tatlandırıcı olan aspartamın, kilo kontrolüne de yardımcı olduğu kabul edilmektedir.

Aspartam üreticileri tarafından yapılan kanserojenlik çalışmaları negatif [kansere neden olmadığı-ç.n.] sonuç vermiştir.

Ancak Kanser Önleme Koaliyon Başkanı Dr. Samuel S. Epstein'ın yaptığı uyarıya göre aspartamın yiyecekler, vitaminler ve ilaçlardaki kullanımı yanlış güvenlik bilgilerine dayanmakta ve bu konudaki siyasi manevralar 30 yıl öncesine kadar uzanmaktadır.

Ocak 1976'da devrin FDA Başkanı Dr. Alexander M. Schmidt'in Amerikan Kongresi'ndeki tanıklığında, Searle için çalışan Hazleton Laboratuarları'nın aspartamla ilgili toksikolojik verileri çarpıtmakla suçlandığını belirtmişti.

FDA, tatlandırıcının deney hayvanlarındaki kanserojenik etkileri ile ilgili kaygıları incelemek için bir Araştırma Kurulu toplamış ve Kurul 1980'de, aspartamın beyin tümörlerinin oluşumuna katkıda bulunabileceğine karar vermişti.

Dr. Epstein o zamanki FDA'nın teyit edilmeyi bekleyen bu bulgulara istinaden tatlandırıcının artık kullanılmamasını tavsiye ettiğine dikkat çekmektedir.

Ancak Searle'in Yönetim Kurulu Başkanı daha sonra Bush Yönetiminde Savunma Bakanlığı yapan Donald Rumsfeld tatlandırıcıya onay almak için "nüfuzlu tanıdıklarını yardıma çağıracağına" ant içmişti.

Ronald Reagan'ın göreve başlamasından bir gün sonra, 21 Ocak 1981'de, Searle aspartamın gıda tatlandırıcısı olarak onaylanması için FDA'ya yeniden başvurdu ve Reagan'ın yeni FDA Başkanı Arthur Hayes Hull (Jr) Araştırma Kurulu'nun kararını incelemesi için beş kişilik bir Bilim Kurulu atadı.

Kurul 3-2 oy çokluğuyla yasağı onayladı ama Hull bunun üzerine kurula 6. bir üye atadı ve oylamada sonuç 3-3 oldu. Sonrasında Hull takdir hakkını aspartam lehine kullanarak yasağı kaldırdı.


Hull, görevi kötüye kullandığı yolundaki iddialar karşısında FDA'dan ayrıldıktan sonra 1985'de Searle'ı satın alan Monsanto ve Searle'in çalıştığı başlıca hakla ilişkiler şirketi olan Burston-Marsteller'de işe başladı.


Dr.Epstein, tatlandırıcı ile ilgili endişeler belirten yegâne doktor değildir.

Dahiliye ve diyabet uzmanı olan Dr. H.J. Roberts, 25 Temmuz 2009'da yeni FDA başkanına gönderdiği mektubunda yiyecekler ve diğer ürünlerdeki aspartamın tehlikeli sağlık etkilerine dikkat çekmiştir.

"Aspartame Disease: An Ignored Epidemic" [Aspartam Hastalığı: Gözardı Edilen Salgın] ve "Aspartame Disease: an FDA Approved Epidemic" [Aspartam Hastalığı: FDA Onaylı Bir Salgın] adlı kitapların yazarı olan Dr. Roberts, " Benim kendi veri tabanımda yer alan 1400'den fazla kişinin yaşadığı önemli rahatsızlıklar sakız da dahil olmak üzere doğrudan bu ürünlerin kullanılmasına bağlanabilir." diye yazmaktadır.

Tatlandırıcının yasaklanması için başka çağrılar da olmuştur. Örneğin bu yıl İngiltere'de Milletvekili Roger Williams "Kanserojen olan bu maddenin İngiliz yiyecek ve içecek pazarında tümden yasaklanması için ikna edici ve güvenilir kanıtlar" olduğunu belirtmiştir.

Dr.Epstein, aspartamın kanserojenliğiyle ilgili kanıtların, bir İtalyan laboratuarında farelerle yapılan benzersiz bir beslenme testiyle daha da güçlendiğini söylemektedir.

2005'de yaklaşık 200'lük fare grupları ve normal insan beslenme seviyelerinden düşük dozlarla yapılan son derece hassas ömür-boyu beslenme testlerinde saygın bir kurum olan Italyan Ramazzini Vakfı aspartamın kesin bir şekilde kanserojen olduğunu doğrulamıştır. Tatlandırıcıyla beslenen deney farelerinin lenf bezleri, beyin ve böbrek de dahil olmak üzere bir çok organında yüksek oranda kanser oluşmuştur.

Dr.Epstein, yaşamlarının erken cenin devresinde aspartamla beslenen farelerin ömürboyu aspartama maruz kaldıklarını söylemektedir. "Bunun da evvelce bildirilen organlarda görülen kanser oranlarını daha da yüksek seviyelere taşıdığını" belirtmektedir.

Ramazzini araştırmasını, ABD Ulusal Çevre Sağlığı Bilimleri Enstitüsü'nün hakemli dergisi "Environmental Health Perspectives" 2005 Kasım sayısında haber yapmıştır.

Ramazzini yazarları, "Araştırmamız, aspartamın kanserojenik etkilerinin, insanların günlük alımında kabul edilenden daha az bir seviyede, 1 kilogram vücut ağırlığı başına günlük 20 miligram dozda açık bir şekilde çoklu potansiyel [İng. multipotential] kanserojenik bileşik olduğunu göstermiştir" şeklinde yazmaktadır.

Şu anda insanlar için kabul edilebilir günlük alım ABD 'de 50 mg/kg Avrupa'da ise 40 mg/kg'dır.

Nisan 2007'de bu araştırmanın sonuçları Ramazzini bilim insanları tarafından New York'taki Mount Sinai Tıp Fakültesi'nde sunulmuştur.

Dr.Epstein, bu bulgulara tatlandırıcı sanayi, Coca-Cola, Pepsi-CO, Nestle ve Monsanto gibi belli başlı tatlandırıcı kullanıcıları ile sanayi-yönelimli bilimsel dergi ,"Critical Reviews in Toxicology" tarafından şiddetle itiraz edilmesinin hiç de şaşırtıcı olmadığını söylemektedir.

Aspartamın kanserojenliği ile ilgili yeni bilimsel kanıtları ve FDA tarafından ilk kabulündeki siyasi oyunları göz önünde tutarak Dr.Epstein, yeni FDA Başkanı Dr.Hamburg'u aspartamın insan tüketimindeki kullanımını acilen yasaklamaya davet etmektedir.

http://www.bgst.org/keab/se20090927.asp