Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

25 Nisan 2024, 20:52:52

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 101
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 71
Total: 71

Başörtülü öğrenciyi engelleyen profesöre iki yıl bir ay hapis cezası verildi

Başlatan Avukat, 13 Eylül 2012, 20:10:33

« önceki - sonraki »

Avukat



Ege Üniversitesi'nde bir Prof. başörtülü bir öğrencisini engellediği gerekçesiyle hapis cezasına çarptırıldı.

Ege Üniversitesi'nde öğrenim gören başörtülü bir öğrencinin, ''okula girmesini engellediği'' öne sürülen Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü, öğrencinin eğitim öğrenim hakkını ihlal ettiği gerekçesiyle 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Pekünlü'nün, Ege Üniversitesi (EÜ) Fen Fakültesi Astronomi Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yaptığı dönemde, ''fakültenin matematik bölümü öğrencilerinden F.N.G'nin, başörtülü olması nedeniyle okula girmesini engelleyerek eğitim öğrenim hakkını ihlal ettiği'' iddiasıyla açılan davada karar duruşması yapıldı.

İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü ile davacı F.N.G. ve tarafların avukatları katıldı. CHP İzmir milletvekilleri Birgül Güler Ayman ve Mustafa Moroğlu da duruşmayı takip etti.

Müşteki F.N.G'nin avukatlarından Turan Tutumlu, duruşmada, sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğunu iddia ederek, Prof. Dr. Pekünlü'nün cezalandırılmasını istendi.

Bir diğer müşteki avukatı Hasan Erdoğan da sanığın müvekkillerinin eğitim ve öğretim hakkını engellediğini ve bu yönde bir pişmanlığının söz konusu olmadığının görüldüğünü savunarak, cezalandırılmasını talep etti.

Sanık avukatı Murat Ülkü ise son savunmasında anayasa ve AİHM kararları doğrultusunda, türbanlı olarak derse girilmesinin yasak olduğunu öne sürdü.

Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nden mahkemeye gönderilen yazıda da bu konuda hukuksal bir değişiklik olmadığının belirtildiğini savunan Ülkü, ''Müvekkilim, sadece türbanla üniversiteye derse giren öğrencileri tutanak ile tespit etmiştir. Bu bir suç değildir. Hiç bir öğrencinin eğitim hakkını engellememiştir. Beraatini talep ediyorum'' dedi.

Mahkeme hakimi, tarafların iddia ve savunmalarını dinlemesinin ardından sanık Prof. Dr. Pekünlü'nün F.N.G'nin eğitim öğretim hakkını hukuka aykırı olarak engellediğine hükmetti.

Sanığın, Türk Ceza Kanunu'nda eğitim öğrenim hakkının engellenmesi eylemini düzenleyen 112. Maddesi'nin 1. fıkrasında yer alan, ''Öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların eklentilerine girilmesine veya orada kalınmasına engel olunması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur'' düzenlemesi gereğince 2 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmasına karar veren hakim, cezayı sanığın duruşmalardaki iyi halini göz önüne alarak 2 yıl 1 ay hapse indirdi.

Hakim, sanığa verilen cezanın ertelenmesine ve paraya çevrilmesine yer olmadığına hükmederek, temyiz yolu açık olarak duruşmayı bitirdi.

Sanık avukatı Murat Ülkü, duruşmanın ardından yaptığı açıklamada, kararı temyiz edeceklerini söyledi.

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü Öğrencisi F.N.G, fakülte astronomi bölümü öğretim üyelerinden Üyesi Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü tarafından fakülte binasına başörtülü olarak girişinin engellendiği ve cep telefonuyla fotoğrafının çekildiği iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulunmuş ve Pekünlü hakkında ''Eğitim öğretim hakkını engellenmek'' suçundan dava açılmıştı.

Kaynak: AA
http://www.haber7.com/guncel/haber/924153-turbani-engelleyen-profesore-hapis-cezasi

Avukat



ÖMER ORUÇ - İZMİR

YÖK'ün başörtülü öğrencilerin derslere alınması yönündeki talimatına rağmen Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Jeofizik Mühendisliği'nde farklı bir uygulamaya gidildi.Okulun kapısına asılan bazı kanun maddeleri delil gösterilerek, başörtülülerin içeriye alınmayacağı hakaretvari bir ifadeyle duyuruldu.

Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Rahmi Pınar'ın imzasıyla asılan yazılarda, eski kanunların geçerli olduğu belirtilirken uymayanların cezalandırılacağı, uymanın ise bir çağdaşlık gereği olduğu ifade edildi. Başörtülü öğrenciler ise açıkça aşağılandıklarını, çağdaşlık kılık kıyafetle özdeşleştirilerek dinî inançlarından dolayı kendilerine yafta yapıştırılmak istendiğini kaydetti. Prof. Dr. Pınar, izinli olduğu için açıklama yapmazken Dekan Ercüment Yalçın, konunun bilgileri dışında cereyan ettiğini söyledi. DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün ise, "Hâlâ bilim insanlarının böyle şeylerle uğraşmasını kabul edemem. Gerekli inceleme ve soruşturmayı hemen başlatacağım." dedi. Bölümün kapısına asılan yazının kendilerini de son derece rahatsız ettiğini aktaran öğretim üyeleri de, üniversitenin adının bu tür yasakçı çıkışlarla anılmasından üzüntü duyduklarını söyledi.

Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Rahmi Pınar'ın imzasıyla kapıya asılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "2012-2013 eğitim ve öğretim yılı 1 Ekim 2012 tarihinde başlayacaktır. Her ders yılı başında sorun olan KILIK-KIYAFET ile ilgili tüm yasa ve yönetmelikler ekteki yazı ile sizlere duyurulmaktadır. Bu yasalara göre "baş açık, saçlar düzgün taranmış ve toplanmış olur. Kurum içinde baş örtülmez" (yasadan aynen alınmıştır). Yasaya uymayanlar hakkında cezai hükümler bulunmaktadır. Söz konusu bu yasa değişmemiştir ve yürürlüktedir. Çağdaş insan, "yasalara uyan insandır." Öğrencilerimizin, konuyu dikkate alarak, eğitim yuvasında, eğitimlerini sürdürmeleri ve başarılı olmalarını dilerim."

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1348734&title=basortulu-ogrenciler-iceri-giremez

Avukat




Hasan Demir'in haberi.

Danıştay, başörtüsünden dolayı öğrencisine hakaret eden öğretim görevlisinin 'görevi kötüye kullandığı'na hükmederek yargılanması gerektiğine karar verdi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Trabzon Meslek Yüksekokulu öğretim görevlisi Nazmiye Aydın, okul dışındaki bir konferansa başörtüsüyle katılan Safiye Öksüz'ün yoklama listesindeki imzasını karalamıştı.

Yoklama kâğıdına "Ders kapsamında gidilen konferansa türbanlı katıldı." şeklinde not düşen Aydın, öğrencisi Öksüz'ü devamsızlığını gerekçe göstererek final sınavına da almamıştı. KTÜ'nün oluşturduğu kurul, Aydın'ı suçlu bulurken, Danıştay da öğretim görevlisinin görevini kötüye kullandığına hükmetti. Aydın, 'görevi kötüye kullanma' suçundan Trabzon Sulh Ceza Mahkemesi'nde, kılık kıyafet sebebiyle öğrencilerine 'hakaret' ettiği iddiasıyla da Akçaabat Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak.

Olay, 2010 yılının Nisan ayında gerçekleşti. Nazmiye Aydın, o gün girişimcilik dersini Akçaabat Belediyesi Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Verimlilik' konulu konferansa katılarak gerçekleştirdi. İkinci sınıf öğrencisi Safiye Öksüz, konferansa başörtülü olarak katıldı. Aydın, genç kızın başını açmaması üzerine yoklama listesindeki imzasının üzerini karaladı ve 'yok' yazdı. Karaladığı imzanın altına da "Ders kapsamında gidilen konferansa türbanlı katıldı." şeklinde not düştü. Öksüz, bu olaydan yaklaşık 1,5 ay sonra yapılan final sınavına devamsızlıktan kaldığı gerekçesiyle alınmadı. Bunun üzerine Öksüz, Aydın ile görüşerek derse geldiği halde yok yazıldığını ve hakkını adli mercilerde arayacağını söyledi. Nazmiye Aydın ise öğrencisini, kendisine tehdit ederek hakarette bulunduğu iddiasıyla disipline sevk etti. Disiplin Kurulu, Öksüz'e 1 ay okuldan uzaklaştırma cezası verdi.

Genç kız, cezanın iptali için Trabzon İdare Mahkemesi'ne açtığı davayı kazandıktan sonra, yoklama kâğıdında imzasının silinmesinden dolayı 'resmî evrakta tahrifat' yaptığı iddiasıyla hocası hakkında ayrı bir dava açtı. Safiye Öksüz ve okul arkadaşları Eda Topar ve Hanife Esma Gül Şahin, öğretim görevlisi Aydın'ın kılık kıyafetlerinden dolayı kendilerine hakaret ettiği gerekçesiyle YÖK, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, TBMM İnsan Hakları Komisyonu ve Cumhurbaşkanlığı'na şikâyette bulundu. KTÜ Rektörlüğü de şikayetler üzerine Aydın hakkında disiplin soruşturması açtı. Rektörlükçe oluşturulan kurul, Aydın'a 'görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak' suçunu işlediği gerekçesiyle 1/30 oranında 'aylıktan kesme' cezası verdi. Kurul, ayrıca, evrakta tahrifat, sınava almama ve kılık kıyafetlerinden dolayı öğrencilerine hakaret iddialarında da Aydın'ın haksız olduğu kanaatine vararak lüzum-u muhakeme karar almıştı. Öğretim görevlisi ise kurulun her üç kararı için de Danıştay'a temyiz başvurusu yaptı. İtirazı değerlendiren Danıştay 1. Dairesi, öğretim üyesi Aydın'ın 'görevi kötüye kullanma' ve 'kılık kıyafet nedeniyle hakaret' suçunu işlediğine dair yeterli delil bulunduğu için itirazın reddine ve hakkında kamu davası açılmasına karar verdi. Daire, öğretim görevlisi Aydın'ın evrakta tahrifat yaptığı yönündeki kararı ise bozarak, bu konuda yargılanmasına gerek olmadığına hükmetti.

Öğretim görevlisi Nazmiye Aydın, TCK'nın 257. maddesi gereğince 'görevi kötüye kullanma' suçundan önümüzdeki aylarda Trabzon Sulh Ceza Mahkemesi'nde, kılık kıyafet nedeniyle öğrencilerine 'hakaret' ettiği iddiasıyla da TCK'nın 12. maddesi gereğince Akçaabat Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1352199&title=danistay-basortulu-ogrenciye-hakareti-gorevi-kotuye-kullanmak-saydi

Avukat

Trabzon'da ibretlik ceza. Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na (YGS) başörtülü olarak germek isteyen öğrenciye engel olan öğretim görevlisine hapis cezası verildi.

Geçtiğimiz yıl yapılan YGS'ye girmek için Tevfik Serdar Anadolu Lisesi'ne gelen Münevver Özün (21), sınav görevlisi Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) öğretim görevlisi Tuna Arın tarafından başörtülü olduğu gerekçesiyle salona alınmadı. Bunun üzerine başörtüsünü çıkararak sınava giren Özün, yaşanan olay nedeniyle strese girdiği, moral bozulduğu ve bu nedenle de sınavının kötü geçtiği gerekçesiyle çıkışta öğretim görevlisi Arın ile tartıştı.

Genç kızın ailesinin de karıştığı olay sonrası taraflar karakola giderek birbirinden şikayetçi oldu. Öğrenci Münevver Özün ayrıca, kendisini başörtülü olarak sınava almayan öğretim görevlisi Arın hakkında, kendisini strese soktuğu ve sınav esnasında da moral ve motivasyonunu bozacak davranışlarda bulunduğu iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulundu.

Yapılan soruşturmanın ardından da Arın hakkında suçundan 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nde "görevi kötüye kullanma" suçundan dava açıldı. Davanın önceki gün yapılan duruşmasında mahkemeye yazılı olarak savunmasını veren öğretim görevlisi Arın, iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve üzerine atılı suçları kabul etmediğini savundu. Mahkeme, sanık öğretim görevlisi Arın'ı 5 ay hapis cezası ile cezalandırdı. Ancak sanığın yargılama sürecindeki halini dikkate alarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

Öte yandan, öğretim görevlisi Tuna Arın'ın şikayeti üzerine, öğrenci Münevver Özün ve annesi hakkında Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde 'tehdit ve kasten yaralama" suçuyla açılan davada ise mahkeme sanıkların beraatine karar vermişti.

Kaynak: CİHAN
http://www.haber7.com/guncel/haber/961755-basortusu-cikarttiran-hocaya-hapis-cezasi

kilimanjaro



İZZETTİN ÇİÇEK - ANKARA

Yargıtay, başörtülü öğrencilerin fotoğrafını çekip eğitim haklarını engellediği için yargılanan ve 2 yıl 1 ay hapse mahkûm edilen Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esat Rennan Pekünlü'nün cezasını onadı.

Oyçokluğuyla karar alan Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Pekünlü'ye eğitim ve öğretimin engellenmesi suçunun nitelikli sebebiyle 1 kat daha fazla ceza verilmesi gerektiğini bildirdi. Ancak aleyhe temyiz olmadığından bozma kararı verilmedi.

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rennan Pekünlü, 2011 yılında derse başörtüsü ile girmek isteyen öğrencilere engel olmuştu. Bununla da yetinmeyen Pekünlü, kapıda izinsiz şekilde fotoğraflarını çektiği öğrencileri fişlemişti. Matematik bölümü öğrencisi Fatma Nur Gidal, eğitim hakkını engellediği iddiasıyla 2011 yılında Pekünlü hakkında dava açmıştı. İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesi, 13 Eylül 2012 tarihli kararında Pekünlü'yü 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırmıştı.

Yerel mahkemenin kararını görüşen Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Rennan Pekünlü'ye verilen cezayı onadı. Kararda, Pekünlü'nün eğitim ve öğretimin engellenmesi suçunu defalarca işlediği, bunun da cezanın ağırlaştırıcı halini teşkil ettiği kaydedildi. Ayrıca Pekünlü'nün bu suçu kamu görevlisi olmanın sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle işlediğinin altı çizilerek, yerel mahkemenin kararında ağırlaştırıcı hükümleri göz önünde bulundurmadığı belirtildi. Pekünlü'nün cezasının bu durumlar da değerlendirilerek daha yüksek olması gerektiğine değinen 4. Ceza Dairesi, aleyhe temyiz olmadığından yerel mahkemenin kararını bozmadı. Üye Hakim Doç. Dr. İbrahim Şahbaz ise Pekünlü'nün Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nün talimatı çerçevesinde hareket ettiğini belirterek, kararın bozulması gerektiğini savundu.

http://www.zaman.com.tr/gundem_basortululeri-takibe-alan-profesorun-cezasi-agirlastirilmaliydi_2113974.html
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.