Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

26 Nisan 2024, 22:01:09

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 106
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 80
Total: 80

TAKSİRLE BİR KİŞİNİN YARALANMASINA NEDEN OLMA

Başlatan 06apo18, 09 Nisan 2013, 15:22:47

« önceki - sonraki »

06apo18

S.a öncelikle ii günler bugün evime mahkeme kağıdı geldi geçen sene askerden izne geldiğimde babamın aracıyla bir motrsiklete çarptım  hemen inip ambulansı aradım ancak motorsiklet sürücüsü buna gerek olmadığını ehliyetinin olmadığını söyledi ve telefonu kapattırdı ve pşay yerine gelen babamla yaralıyı hastaneye götürdük yaralı kişinin muayne kontrolleri yapıldı bişeyinn olmadığı öğrenildi ancak doktor raporu adli vakaydı karakola gittiğimizde yaraının babası oğlunun şikayetçi olmaması için bizden 3000Tl para istedi bende cezam neyse çekerim diyerek polise olayı anlattık ve gerekli raporlar tutuldu ben anlaşmak istemedim ve mahkemelik olduk gelen kağıtta.   Soruşturma raporu incelendi .. plakalı motorsiklet ... plakalı otomobilin çarpışması sonucunda motorsiklet sürücüsü olan müştekinin basit tıbbi müdahale ile gidrebilecek şekilde yaralandığı soruşturma sonrasında bilirkişi raporuna göre benim suçlu bulunduğum  kural ihlalinin olduğu uzlaşmayı kabul etmediğim bu suretle şüphelinin taksirle yaralama suçunu işlediği delillerden anlaşılmıştır ve TCK'nın 89/1 53/6 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiştir.


Arkadaşlar işin açığı biraz korkuyorum ne gibi ceza alırım hapis yada paracezasımı para cezası olursa tahmini ne kadar öderim yardımlarınız için şimdiden çok teşekkürler

Avukat

Merhabalar. Türk Ceza Kanunu'nun 89/1. maddesi uyarınca (aşağıda tam metni mevcut) üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile yargılanacaksınız. Fazla endişe etmenizi gerektiren bir durum bulunmuyor. Muhtemelen cezanız para cezasına çevrilir veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Duruşmada Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesinin uygulanmasını (hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını) isteyip istemediğiniz de sorulacaktır; böyle bir soruya olumlu cevap vermenizi tavsiye ederim. Bir avukatla anlaşmanız faydalı olacaktır. Kolay gelsin...


TÜRK CEZA KANUNU

    Taksirle yaralama
    Madde 89 - (1) Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
   (2) Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
   a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
   b) Vücudunda kemik kırılmasına,
   c) Konuşmasında sürekli zorluğa,
   d) Yüzünde sabit ize,
   e) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
   f) Gebe bir kadının çocuğunun vaktinden önce doğmasına,
   Neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, yarısı oranında artırılır.
   (3) Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
   a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
   b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
   c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
   d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
   e) Gebe bir kadının çocuğunun düşmesine,
   Neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, bir kat artırılır.
   (4) Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
   (5) (Değişik: 6/12/2006 - 5560/5 md.) Taksirle yaralama suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır. Ancak, birinci fıkra kapsamına giren yaralama hariç, suçun bilinçli taksirle işlenmesi halinde şikâyet aranmaz.

   Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma
    Madde 53 - (1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;
   a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten,
   b) Seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan,
   c) Velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan,
   d) Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan,
   e) Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, kendi sorumluluğu altında serbest meslek erbabı veya tacir olarak icra etmekten,
   Yoksun bırakılır.
   (2) Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.
   (3) Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz. Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen hükümlü hakkında birinci fıkranın (e) bendinde söz konusu edilen hak yoksunluğunun uygulanmamasına karar verilebilir.
   (4) Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.
   (5) Birinci fıkrada sayılan hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla hapis cezasına mahkûmiyet halinde, ayrıca, cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Bu hak ve yetkilerden birinin kötüye kullanılması suretiyle işlenen suçlar dolayısıyla sadece adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir. Hükmün kesinleşmesiyle icraya konan yasaklama ile ilgili süre, adlî para cezasının tamamen infazından itibaren işlemeye başlar.
   (6) Belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet halinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebilir. Yasaklama ve geri alma hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girer ve süre, cezanın tümüyle infazından itibaren işlemeye başlar.

CEZA MUHAKEMESİ KANUNU

   Hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması
    Madde 231 – (1) Duruşma sonunda, 232 nci maddede belirtilen esaslara göre duruşma tutanağına geçirilen hüküm fıkrası okunarak gerekçesi ana çizgileriyle anlatılır.
   (2) Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir.
   (3) Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hâl varsa bu da bildirilir.
   (4) Hüküm fıkrası herkes tarafından ayakta dinlenir.
   (5) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl(2) veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.
   (6) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
   a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
   b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
   c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi,
   gerekir. (Ek cümle: 22/7/2010 - 6008/7 md.) Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez.
   (7) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.
   (8] (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak;
   a) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,
   b) Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
   c) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine,
   karar verilebilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.
   (9) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir.
   (10) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.)Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.
   (11) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.
   (12) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir.
   (13) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi halinde, bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir.
   (14) (Değişik: 23/1/2008 – 5728/562 md.) Bu maddenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümleri, Anayasanın 174 üncü maddesinde koruma altına alınan inkılâp kanunlarında yer alan suçlarla ilgili olarak uygulanmaz.