Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

26 Nisan 2024, 19:11:52

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 106
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 76
Total: 76

Kafes Eylem Planı Ergenekon davasının 4. iddianamesine girecek

Başlatan kilimanjaro, 30 Kasım 2009, 14:46:12

« önceki - sonraki »

kilimanjaro



Demokrasiye darbe vurmak amacıyla hazırlanan Kafes Eylem Planı'nın Ergenekon'un 4. iddianamesine gireceği öğrenildi. Planın yürütmesinde yer aldıkları öne sürülen 3 amiral bayramdan sonra sorguya alınacaklar.

ABDÜLKADİR SELVİ'nin haberi

Kafes Eylem Planı'nın Ergenekon'un 4. iddianamesinde yer alacağı öğrenildi. 10 subayın tutuklandığı Kafes Planı ile ilişkili oldukları gerekçesiyle emekli Koramiral A.Feyyaz Öğütçü ve Koramiral Kadir Sağdıç ile Tuğamiral M.Fatih Ilgır'ın da bayramdan sonra ifadeleri alınacak.

29 subay ve astsubayın sorgulandığı, çeşitli rütbelerde 10 subayın ise tutuklanarak cezaevine konulduğu Kafes Planı ile ilişkili oldukları gerekçesiyle emekli Koramiral A.Feyyaz Öğütçü ve Koramiral Kadir Sağdıç ile Tuğamiral M.Fatih Ilgır'ın da bayram'dan sonra ifadelerinin alınacağı belirtildi.

Kafes Eylem Planı'nda 2012 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini önlemeye yönelik bir dizi eylem planı ve AK Parti'ye yönelik bir projenin olduğu ortaya çıktı.

CUMHURBAŞKANINI HALK SEÇMESİN

Kafes Planı, gayri müslim vatandaşlara yönelik suikast hazırlıkları ve Koç Müzesi'ni gezen öğrenci gruplarının denizaltıya yerleşti-rilen bombaların patlatılarak öldürülmesi gibi ürkütücü eylem planları ile gündeme gelmişti.

Yapılan sorgulamalarla Kafes Planı'na ilişkin soruşturma derinleştirilirken, 2012 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi ile AK Parti'ye yönelik eylem planlarının ortaya çıkarıldığı öğrenildi. 29 Mart 2009 Yerel Seçimleri'nden sonra hazırlandığı ortaya çıkan Kafes Planı'nın 2012 yılında ilk kez halk tarafından yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimini engellemeye yönelik bir dizi eylem planını içerdiği belirlendi.

VEKİLLERE PROVOKASYON

Ergenekon'un 4'üncü iddianamesinde yer alacağı öğrenilen Kafes Planı'nın da 2012 yılında yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimine ve AK Parti'ye yönelik bölümlerin olduğu ortaya çıktı. 2012 yılında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilecek olmasından rahatsız olan cuntanın, Kafes Eylem Planı'nda bunu önlemeye dönük bir dizi eylemi öngördüğü belirlendi. Kafes Planı'nda ayrıca, 2011 yılında yapılacak olan milletvekili seçimlerinin üzerinde durularak, sandıktan cumhurbaşkanının halkın seçmesiyle ilgili düzenlemeyi değiştirecek bir çoğunluğun çıkması için yapılacak olan bir dizi provokasyonun amaçlandığı öğrenildi.

Kafes Planı 4. Ergenekon iddianamesinde

Pozrazköy'deki cephaneliğin soruşturması kapsamında tutuklanarak cezaevine konulan emekli Binbaşı Levent Bektaş'ın ofisinden ele geçirilen CD'nin şifrelerinin kırılması sonucunda ortaya çıkarılan,"Kafes Planı"nın Ergenekon'un 4'üncü İddianamesinde yerini aldığı öğrenildi.

Düşman unsurun tasfiyesi

Kafes Planı'nın iddianamede yer alacak olan bölümünde AK Parti'ye karşı yapılacak çalışmaların yer aldığı 11 sayfalık bir bölümün olduğu öğrenildi. Kafes Planı'nın ilgili bölümünde AK Parti hakkında,"düşman unsur" başlığı altında bir çalışmanın yer aldığı öğrenildi. "Düşman unsurun tasfiyesi" adı altında yapılan çalışmada ise, AK Parti'nin ekonomik kriz ve etnik kökenli gerilimlerle yıpratılması ve parti içinde rahatsız olan bir grup milletvekilinin koparılması suretiyle parçalanmasının hedeflendiği öğrenildi. Başbakan Erdoğan da ortaya çıkan "Kafes Eylem Planı"na göndermede bulunarak, "Bu millet kendisini kafeslere hapsetmek isteyenlere her zaman yanıtını vermiştir" diye konuşmuştu.

http://yenisafak.com.tr/Politika/Default.aspx?t=30.11.2009&c=2&i=225985
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

kilimanjaro

Poyrazköy'ün izini süren savcılar, Deniz Kuvvetleri'ndeki cuntanın gayrımüslimler üzerinden AKP'yi bitirmeye yönelik Mart 2009 tarihli Kafes Eylem Planı'nı deşifre etti.

Beykoz Poyrazköy'deki mühimmatın bir kısmı 3 Şubat 2009 tarihinde Kaynarca Köyü Hocaoğlu Mevkii ormanlık arazide köylülerin bir araçla birlikte şüpheli birtakım kişileri görüp jandarmaya haber vermesiyle bulundu. Jandarma, köylülerden gelen bilgi üzerine vakit geçirmeden harekete geçti. Köylülerin ihbar ettiği bölgede tornavidalarla işaretlenmiş bir ağacın altında yeni kazılmış toprak yığınına rastlandı. Jandarmanın yaptığı inceleme ve kazı çalışmaları sonucu su termosu içerisinde gizlenmiş 27 adet TNT kalıbı (her biri yaklaşık 500 gr. civarında), 100 gr C4 patlayıcı, 155 cm infilaklı fitil, üç adet elektrikli fünye ve bir adaptör bulundu.

Hücre, eylem için Göktaş'tan haber bekliyordu
Bu olayın üzerinden yaklaşık 25 gün sonra (29 Şubat 2009) Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara gelen bir ihbar mektubunda, Beykoz'da Jandarma tarafından bulunan mühimmatın Ergenekon tutuklusu Emekli Albay Levent Göktaş'a bağlı, Emekli Binbaşı Levent Bektaş, Yarbay Ercan Kireçtepe, Binbaşı Erme Onat, Binbaşı Eren Günay ve Yarbay Mustafa Turhan Ecevit'ten oluşan bir hücreye ait olduğu iddia edildi. Bu ekibin eylem için Göktaş'tan haber beklendiği de ihbar mektubundaki iddialar arasındaydı.

Dalan'ın bilgisi dahilinde patlayıcı gömüldü
Bu bilgiler doğrultusunda çalışmalarını derinleştiren emniyet güçlerine, 14 Nisan 2009 tarihinde başka bir ihbar mektubu daha geldi. İhbar mektubunda, Emekli Binbaşı Levent Bektaş, Yarbay Ercan Kireçtepe, Binbaşı Erme Onat, Binbaşı Eren Günay, ve Yarbay Mustafa Turhan Ecevit'ten oluşan hücre tipi illegal yapının, Göktaş'ın serbest bırakılmaması durumunda, Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara yönelik bir suikast planı yaptıkları anlatılıyordu.

Ayrıca bu kişilerin SAT Komutanlığı'nın arkasında bulunan Bedrettin Dalan'a ait araziye Dalan'ın bilgisi dahilinde çok sayıda silah ve patlayıcı gömdükleri de mektupta iddia edilmişti. Silah ve mühimmatın gömülü olduğu yerler de tarif edilmişti.

Emniyet güçleri aldıkları mahkeme kararıyla birlikte 21 Nisan 2009 tarihinde belirtilen arazide arama ve kazı çalışmalarına başladı. Kazı çalışmalarına emniyet güçlerinin yanı sıra, Jandarma yetkilileri ve İstanbul Üniversitesi'nden üç akademisyen de katıldı. Akademisyenler, yerin 30 metre altını gösterebilen jeoradar isimli cihaz ile arama yaptılar. 21 nisanda başlayan kazı çalışmaları bir hafta sonra bitirildi.

Kazı çalışmaları sonucu Poyrazköy'de 15 adet dolu, yedi adet boş lav silahı, 450 gr. C4 patlayıcı madde, 14 adet el bombası, 45 adet sis bombası, yedi adet hakem bombası, 23 adet işaret fişeği, beş adet bombalı bubi tuzağı, 38 metre saniyeli fitil, 30 metre infilak fitili, 24 adet fünye, üç adet gösteri bombası, yaklaşık 3000 adet fişek bulundu. 

Ardından ele geçirilen mühimmat ve silahlarla ilgili olarak şüphelilerin ev ve iş yerlerinde arama yapıldı ve 24 Nisan 2009 tarihinde Levent Bektaş, Ercan Kireçtepe, ve Erme Onat, 27.04.2009 tarihinde Eren Günay, 27.05.2009 tarihinde ise yurtdışı görevinde bulunduğu için
gözaltına alınamayan Mustafa Turhan Ecevit tutuklandı.

Bir ihbar mektubu daha geldi
23 Mayıs 2009 tarihinde bir TSK mensubu tarafından savcılara bir ihbar mektubu daha gönderildi. Mektupta Kurmay Albay A. T. liderliğinde, Astsubay Kıdemli Başçavuş H. C., Astsubay Kıdemli Başçavuş S. D. ve Astsubay Kıdemli Başçavuş F. A'nın tutuklanan Deniz subayları ile aynı illegal yapıda yer aldığı iddia edildi. Bu kişilerin ev ve iş yerlerinde Ergenekon hakkında çok önemli belgeleri sakladıkları da mektuptaki iddialar arasındaydı. 28 Mayıs 2009 tarihinde söz konusu kişilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda iddia edilen Ergenekon hakkında çok sayıda bilgi ve belgeye ulaşıldı. Astsubay H. C. ile BTP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Ağar arasındaki ilişkileri ortaya koyan çok önemli dokümanların da bu aramalarda ele geçirildiği de iddia edilmişti.

Patlayıcıların bulunduğu dönemde H. C., F. A. ve S. D'nin, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı tarafından gözaltına alındığı ancak herhangi bir cezai müeyyide uygulanmadan serbest bırakıldığı da iddialar arasındaydı.

Albay, Perinçek'in internet grubuna üye
24 Mayıs 2009 tarihinde yine bir başka subay tarafından gönderilen ihbar mektubunda ise Deniz Kurmay Kıdemli Albay Şafak Yürekli, Deniz Kur. Kd. Alb. Mert Yanık, Deniz Kur. Kd. Alb. Dora Sungunay, Deniz Kur. Kd. Alb. Muharrem Nuri Alacalı, Deniz Kur. Kd. Alb. Levent Görgeç, Deniz Kur. Kd. Alb. Tayfun Duman, Deniz Kur. Kd. Alb. İ. Koray Özyurt ve Emekli Deniz Albay Aydın Ortabaşı'nın Ergenekon bağlantısı olduğu iddiası detaylı bir şeklinde anlatıldı. 28 Mayıs 2009'da bu şahıslarında ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda da çok sayıda Ergenekon belgesinin ele geçirildiği iddia ediliyor.

Albay Yürekli'nin, Doğu Perinçek'in internet ortamındaki faaliyetleri kapsamında kurulmuş olan "Aydınlık Gelecek Hareketi" isimli internet grubuna üye olduğu ortaya çıkarıldı. Ayrıca Yürekli ve Sunguray'ın, DHKP/C örgütü ile irtibatlarını deşifre eden çok önemli belgelere el konulduğu da iddialar arasında.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile bağlantılar
Yapılan aramalarda ayrıca Koramiral K. S., Albay M. Y., 2009 YAŞ kararları ile tuğamiralliğe terfi ettirilen L. G. ve emekli Albay A. O'nun, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile irtibatı olan bağlantılarını içeren belgeler ortaya çıkarıldı.

ÇYDD'den burs alan kız öğrencileri, genç teğmenlerle irtibata geçirerek teğmenleri Ergenekon terör örgütü adına kullandıkları iddia ediliyordu. Bu iddiayla ilgili savcıların elinde belge ve bilgi olduğu da belirtiliyor. 

Teğmenler suikast hazırlığındaydı
Tüm bu gelişmeler yaşanırken, 18 Temmuz 2009'da Gölcük Donanma Komutanlığı'nda görevli teğmenlerde ilginç belge ve bilgiler ele geçirildi. Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin ATAÇ ve Dönemin Donanma Komutanı Oramiral Eşref Uğur YİĞİT'e teğmenlerin suikast planı yaptıkları iddia ediliyordu. Teğmenlerin evinde 500 gr civarında Datasheet patlayıcı ele geçirildi. Teğmenler ile ÇYYD'den burs alan kızların gizli çekilmiş özel görüntüleri de yapılan aramalarda ele geçirildi. Ardından da gözaltına alınan teğmenler tutuklandı.

Poyrazköy kazıları sonrası ev ve iş yerinde arama yapılan Emekli Binbaşı Levent Bektaş'ın ofisinden ele geçirilen bir CD'de de inanılmaz bir plan yakalandı. CD'nin içeriğinde "data stash" isimli bir programın yer aldığını gören uzmanlar, bu programın film,
resim veya metin dosyalarının arkasına normal kullanıcılar tarafından görülmeyecek şekilde bilgi ve doküman saklandığını tespit ettiler. Dosyalar şifrelendiği için tüm çalışmalar bu boyuta kaydırıldı. Yapılan incelemeler sonucu bir film CD'sinin arkasına "data stash" programı yardımı ile gizlenmiş, şifreli bir dosya tespit edildi. Profesyonel bir biçimde gizlenen ve şifrelenen bu dosya uzman ekiplerin uzun süren çalışmaları sonucu açıldı ve içinden "Kafes Eylem Planı" isimli dokümana ulaşıldı.

http://www.taraf.com.tr/haber/44228.htm
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

kilimanjaro

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesine sunulan Kafes Planı hakkındaki iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamede eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü 1 numaralı sanık.

''Kafes Eylem Planı'' soruşturması kapsamında 3'ü tutuklu 33 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet Savcıları Murat Yönder ve Ercan Şafak tarafından 3'ü tutuklu 33 şüpheli hakkında hazırlanan 65 sayfalık iddianame ve 6 klasör ek üzerindeki incelemelerini tamamladı. Mahkeme, iddianamenin kabulüne karar verdi. İddianemede azınlıklara saldırılarla anayasal düzenin ortadan kaldırılarak darbe ortamının hazırlanması iddiası yer alıyor.

İddianamede eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü 1 numaralı sanık...

Kafes Operasyonu Eylem Planı iddianamesininde 2'si muvazzaf, 1'i emekli 3 amiralin de aralarında bulunduğu 33 şüpheli hakkında 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Özel Yetkili İstanbul Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı, 12 Mart'tan bu yana süren incelemesini dün tamamlayarak iddianameyi, Poyrazköy davası ile birleştirilmesi talebiyle 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti. Mahkeme, iddianameyi kabul etti.

Özel yetkili savcılar Ercan Şafak ve Murat Yönder'in hazırladığı 70 sayfalık iddianamede, Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç, Foça Çıkarma Komutanı Tuğamiral Mehmet Fatih Ilğar ve eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü'nün "Yasadışı silahlı örgüt üyeliği"nden 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi. Ayrıca tutuklu şüpheliler 1 albay ve 2 yarbay ile tutuksuz şüpheliler 3 albay, 4 yarbay, 4 binbaşı, 3 yüzbaşı, 1 üsteğmen, biri emekli 14 astsubay ve 1 sivil memur için de aynı suçlamalarla aynı ceza talep edildi.

POYRAZKÖY BAĞLANTILI

Gayrimüslimler üzerinden hükümeti yıkmayı hedeflediği öne sürülen Kafes Eylem Planı, Poyrazköy soruşturmasıyla bağlantılı olduğundan 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek her iki davanın birleştirilmesi gündemde. Kafes Eylem Planı'nın Poyrazköy'deki kazılarda bulunan mühimmatla ilgili tutuklanan emekli Deniz Kıdemli Binbaşı Levent Bektaş'ın işyerindeki bir DVD'de bulunduğu ileri sürülüyor. Planın, Bektaş'ın işyerinde bulunduğu söylenen '3 nolu DVD' de alan video görüntüsünde şifrelenerek saklandığı da iddialar arasında.

'KOÇ MÜZESİ' İDDİANAMEDE

"Gündemlerim.doc" isimli dosyadaki 3 sayfalık belgede, "Koç müzesinde ziyaretçi patlaması olmalı. Sıkıntı çıkmasın. Bşk. takip ediyor" yazılı not ortaya çıktı. "Son hali Kasımpaşa"ya onaya gidecek" notu da yer aldığı öne sürülen Kafes Eylem Planı, Poyrazköy İddianamesi'nde şöyle değerlendiriliyor: "Kafes Eylem Planı" na göre örgütün kargaşa çıkarmak, farklı etnik-dini kökenli vatandaşlara yönelen şiddet eylemleri ve propaganda ile toplumu bölmek, iç huzuru baltalamak, yurt içinde ve uluslararası platformda yürütme organını ve dolayısıyla da ülkemizi zor durumda bırakmak amaçları doğrultusunda yol haritası belirlediği anlaşılmıştır."

'Danışma kurulu' iddiası

Kafes Eylem Planı kapsamında birbirlerini tanımayan hücrelerin de bulunduğu 41 kişilik yasadışı örgüt yapılanmasının bir "Danışma Kurulu"na bağlı olduğu iddia ediliyor. Bu kurulun başında ise, "Balyoz Güvenlik Harekat Planı" soruşturmasında tutuklanan, emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü'nün olduğu öne sürülüyor. İddiaya göre, kurulda başkan yardımcılığı görevini Ergenekon soruşturmasında şüpheli olarak ifadesi alınan Koramiral Kadir Sağdıç yürütüyor. Kurul üyesi ise Tuğamiral Mehmet Fatih Ilğar. 13 Ocak'ta Poyrazköy iddianamesiyle haklarında dava açılan tutuklu sanıklar emekli Deniz Kıdemli Binbaşı Levent Bektaş, Deniz Yarbay Ercan Kireçtepe, Deniz Kıdemli Binbaşı Eren Günay ve Deniz Binbaşı Emre Onat ile tutuksuz sanıklar Başçavuş Halil Cura, Başçavuş Ferudan Arslan ve Başçavuş Sadettin Doğan da Kafes Eylem Planı iddianamesi şüphelileri arasında yer aldı. Kafes Eylem Planı'yla ilgili soruşturma kapsamında Deniz Piyade Kurmay Kıdemli Albay Mücahit Erakyol, Deniz Kıdemli Albay Levent Gülmen, Deniz Kurmay Yarbay Halil Özsaraç tutuklanırken, sorgulanan diğer şüpheliler tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.

Askeri savcı delilleri istedi

Genelkurmay Askeri Savcılığı, Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nden Erzincan merkezli Ergenekon dava dosyasının örneğini istedi. Askeri savcılıktan gönderilen yazıda, Erzincan dosyasında yer alan gizli tanık ifadelerinin olduğu bölümler, telefon çözümlerinin örnekleri ve askerler üzerine isnat edilen suçlamalarla ilgili dosyadaki mevcut delillerin olduğu sayfaların örneklerinin kendilerine gönderilmesi rica edildi. Başsavcıvekili Taner Aksakal da askeri savcılığın isteğini 'uygundur' görüşüyle davaya bakan Özel Yetkili 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne iletti. Gönye Barajı'nda bulunan cephanelikle ilgili başlatılan soruşturma daha sonra genişlemiş, aralarında 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk, Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner ve Eskişehir İl Jandarma Alay Komutanı Recep Gençoğlu'nun da bulunduğu 11'i tutuklu 14 sanık ile ilgili dava açılmıştı.

Müslüman olmayanlar hedefteydi

Kafes Eylem Planı, özellikle gayrimüslimlere yönelik çeşitli suikastler düzenlenerek hükümeti zor durumda bırakmayı, bu kapsamda Adalar bölgesinde bomba patlatılması gibi eylemlerın yer aldığı iddia ediliyor. İşte planın temel hedefleri:

* Türkiye'de yaşayan gayrimüslimlerin can ve mal güvenliklerinin sorgulanarak, AKP Hükümeti üzerinde iç ve dış toplumun baskısını artırmak, kamuoyunu meşgul etmek ve Ergenekon davası başta olmak üzere gündemi değiştirmek.

* Agos Gazetesi abonelerine tehdit telefonları açılacak ve tehdit mektupları gönderilecek.

* Gayrimüslimlerin yaşadığı Adalar'da bombalar patlatılacak.

* Agos Gazetesi civarı belirlenen yerlere ses bombaları konacak.

* TV'lerde yayınlanan tartışma programlarında konuya yer verilecek ve AKP Hükümetinin vurdumduymazlığı ele alınacak.

* 6-7 Eylül Olayları, Varlık Vergisi haberleri gibi konulara medyada tekrar tekrar yer verilecek.

* AKP karşıtı web siteleri artırılarak faaliyetleri yoğunlaştırılacak.

* Azınlıklar lehine faaliyet gösteren web siteleri içerik yönünden desteklenecek.

* Mevcut sitelere ilave olarak www.tehditaltindayiz.com, www.agosasahipcikalim.com vb. adlarla yeni web siteleri oluşturularak, belirlenen temalar doğrultusunda yayınlar yapılacak ve bu siteler etkin şekilde tanıtılacak.

http://www.haber7.com/haber/20100319/Kafes-Plani-iddianamesi-kabul-edildi.php
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

Avukat

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti üyesi hakim Oktay Kuban, ''oy çokluğu'' ile kabul edilen ''Kafes Eylem Planı'' iddianamesinin tensip tutanağına, sanıkların askeri mahkemede yargılanması gerektiğini belirterek muhalefet şerhi koydu.

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi heyetince kabul edilen iddianamenin tensip tutanağında, tutuklu sanıklar Albay Mücahit Erakyol, Albay Levent Gülmen ve Yarbay Halil Özsaraç ile tutuksuz 30 sanığın ''Ergenekon silahlı terör örgütü üyesi olmak'' suçundan yargılanmalarına hükmedildiği yer aldı.

Suç tarihini ''30 Ekim 2009 ve öncesi'' olarak gösterilen tutanakta, kabul edilen dava dosyasının, daha önce kabul edilen ''Poyrazköy'de bulunan mühimmata ilişkin'' dava dosyasıyla birleştirilmesine yönelik Cumhuriyet Savcılığı talebinin duruşmada değerlendirilerek bu konuda bir karar verilmesinin daha sonra düşünülmesine hükmedildiği kaydedildi.

''Sanıklara isnat edilen suçun mahiyeti, sanıkların suçu işlediklerine dair kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, delil durumu ve atılı suçun CMK'nın 100/3. maddesinde sayılan suçlardan olmasını'' göz önüne alan heyet, tutuklu sanıklar Erakyol, Gülmen ve Özsaraç'ın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, avukatlarınca yapılan tahliye taleplerinin reddine hükmetti.

Davayla ilgili duruşmaların 15, 17 ve 18 Haziran günü saat 10.00'da üç gün süreyle yapılmasına hükmeden heyet, iddianamede sanık olarak yer alan müşteki avukatlarına son duruşma günü olan 18 Haziran tarihli davetiyelerin yazılmasını kararlaştırdı.

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde duruşma günleri tutuklu ve tutuksuz bütün sanıkların güvenliklerini tehlikeye sokabilecek hareketlere, adliye çevresinde bazı gösteriler ve taşkınlıklara karşı çok sıkı güvenlik önlemlerinin aldırılmasını ve duruşmaların ses ve görüntülü kayıt yapılan en büyük duruşma salonunda yapılmasını öngören heyet, bu konuda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına karar verdi.

-HAKİM KUBAN'IN MUHALEFET ŞERHİ-

Mahkeme heyetinin davayla ilgili kararlarının yer aldığı tensip tutanağına, üye hakim Oktay Kuban, ''muhalefet şerhi'' yazdırdı.

Hakim Kuban, ''üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair ileri sürülen delillerin hukuki niteliği ve sanıklar hakkında kuvvetli suç şüphesi varlığını gösteren olgular ile bir tutuklama nedeninin bulunmaması'' nedeniyle tutuklu sanıklar Erakyol, Gülmen ve Özsaraç'ın tahliye edilmeleri gerektiği görüşünde olduğunu belirterek, sanıkların tutukluluklarının devamı yönündeki çoğunluğun görüşüne katılmadığını dile getirdi.

Hakim Kuban, Anayasa'nın 37, 142 ve 156/1. maddeleri ile CMK'nın 3 ve 4. maddelerine göre mahkemenin görev konusunun öncelikle ve özenle değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğunu savunarak, ''Anayasanın 145. maddesine göre askeri mahkemelerin, asker kişilerin, askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askeri hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli olduklarını'' hatırlattı.

353 sayılı Askeri Mahkemelerin Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu'nun 9. maddesi ile Askeri Ceza Kanunu bünyesine giren suçları tanımlayan Kuban, Anayasa Mahkemesinin 21 Ocak 2010 tarihli ''5918 sayılı yasa ile yapılan değişikliğin iptaline yönelik kararını'' da örnek gösterdi.

Askeri Ceza Kanunu'nun 54. maddesinde, ''Vatan aleyhinde cürüm yapan asker şahıslar hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 125 ile 145. maddeye kadar olan hükümler tatbik olunur'' ifadesinin yer aldığını aktaran Kuban, bu madde ile yeni TCK'nın 302 ve devamı maddelerinde yer alan ''devlet güvenliğine karşı suçlar'' hükümlerine atıfta bulunulduğunu belirtti.

Eski Türk Ceza Kanunu'na yapılan yollamaların yeni TCK maddelerine yapılmış sayıldığına dikkati çeken Kuban, ''Bu düzenlemeye göre, 5237 sayılı TCK'nın 302 ve devamı maddelerinde yer alan suçlar, yollama suretiyle asker kişiler açısından da askeri mahkemelerin görevine girmektedir'' ifadelerini kullandı.

Yine Askeri Ceza Kanunu'nun 12 ile 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluş ve Yargılama Usulü Kanunu'nun 21/2. maddelerine atıf yapan Kuban, 5271 sayılı CMK'nın genel, Askeri Mahkemeler Kuruluş ve Yargılama Usulü Kanunu'nun ise özel bir ceza yargılama yasası olduğunu dile getirdi.

Kuban, ''Genel yasa, özel yasa uygulamasını ve önceliğini belirlemeye çalıştığımızda 5271 sayılı CMK'nın 250/3. maddesindeki istisnai düzenleme itibarıyla öğretide ve yargısal uygulamalarda öncelikle özel yasa hükümlerinin uygulanacağı kabul görmektedir. Bu düzenlemeye göre, askeri mahkemelerin görevine giren ve askeri suç kapsamında yer alan suçlar terör suçu olsa bile CMK 250. madde ile yetkili Ağır Ceza Mahkemelerinde yargılamaya konu olmayacaktır'' diye anlattı.

-İCRAİ HAREKETİN YOKLUĞU-

İddianamede, sanıkların terör örgütü olarak TSK içerisinde yapılanma faaliyetleri gerçekleştirdiği, TSK içerisindeki irtibatlarını örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda kullanmaya çalıştığı ve 'Kafes Operasyonu Eylem Planı'nın Deniz Kuvvetleri bünyesinde oluşturulan bir örgütlenme olduğu'' iddialarına yer verildiğini belirten Kuban, ''İddianamede sanıklar hakkında üzerlerine atılı suçun yasal unsuru olan cebir ve şiddete yönelik icrai bir hareketlerinin olduğuna dair anlatım ve iddiaların ise bulunmadığını ve sanıkların eylemlerinin TSK içerisindeki emir komuta yapılanması içerisinde kalmış olduğunu'' savundu.

Hakim Kuban, ''Bu iddianameyle irtibatlı olduğu gerekçesiyle birleştirilme talep edilen diğer iki iddianamede örgüt için TSK içerisinde yapılanmanın çok önemli olduğu, örgütün TSK içinde karargah evleri olarak isimlendirilen hücre yapılanmasını oluşturduğu, başlarında asker kişilerin olduğu, bu yapının askeri liseler, harp okulları öğrencileri ile irtibata geçip askeri öğrenci ve subaylardan sempatizan ve örgüt mensubu kazandıkları, bu yolla TSK içerisinde yapılanma oluşturulduğu ve örgütün TSK içerisinde mesleki olarak başarılı olan subayları ileride üst düzey görevlere gelmeleri için örgütsel faaliyetler dışında tuttuğu''nun iddia edildiğini aktardı.

''İddianamede sanıkların üyesi oldukları örgütün TSK içerisindeki örgütlenmeyi yaşamsal değerde gördükleri, hücre yapılanması yürüttükleri, kara, deniz ve hava kuvvetlerinde birimler kurup bu birimlerin sorumluları oldukları, kara kuvvetleri içerisinde yer alan örgüt üyelerinin askeri mühimmatları değişik yerlere sakladıkları ve asker olan şahısların örgütün askeri yapılanmasında yer aldıklarının'' aktarıldığını anlatan Kuban, iddianamede sanıkların ayrıca askeri mahallerde, askerlik hizmeti sırasında, aralarında askerlik görevi gereği ilişki kurarak araç, gereç ve irtibatlarının askerlik görevleri sırasında yaptıklarının anlatıldığını'' da dile getirdi.

Hakim Kuban, mahkemelerin yürürlükte bulunan yasalara göre karar vermek zorunda olduğunu belirterek, muhalefet şerhini şu sözlerle noktaladı:

''Mevcut yasal düzenlemede de 5271 sayılı CMK'nın 250/3'üncü maddesinde 'bu maddede yazılı suçları işleyenlerin sıfat ve memuriyeti ne olursa olsun bu kanunla görevlendirilen ağır ceza mahkemelerinde yargılanacaklarını hükme bağlayıp, aynı fıkrada Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın yargılayacağı kişiler ile askeri mahkemelerin görevine ilişkin hükümleri saklı tutmasını, Anayasa'nın 145. maddesindeki düzenleme ile iddianamede sanıklara atılı suçların anlatımı birlikte değerlendirildiğinde sanıklar hakkındaki yargılamanın yürürlükte olan Anayasal ve yasal düzenleme itibarıyla Askeri Mahkemede yapılması gerektiği ve görevsizlik kararı verilmesi görüşünde olduğumdan mahkemenin kendisini görevli sayması ve duruşma hazırlığı kararı alması yönündeki çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.''

AA
http://www.haber7.com/haber/20100319/Kafes-Iddianamesine-hakim-serh-koydu.php