Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

29 Nisan 2024, 05:58:59

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 112
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 84
Total: 84

BM, Türkiye'den başörtüsü ayrımcılığına/yasağına son vermesini istedi

Başlatan kilimanjaro, 18 Ağustos 2010, 14:10:15

« önceki - sonraki »

kilimanjaro

Birleşmiş Milletler (BM) Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Kaldırılması Komitesi (CEDAW), geçtiğimiz ay yapılan Türkiye oturumunun sonuçlarını açıkladı.

Komite, başörtüsü yasağının ayrımcılık olarak değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Hazırlanan raporda, Türkiye'den başörtüsü yasağı ile eğitim, sağlık, politika ve kamu hayatına katılım üzerindeki etkilerinin ele alındığı bir çalışma yapması talep edildi. Komite, alınan tedbirlerin bir sonraki toplantıda açıklanmasını bekliyor.

12-30 Temmuz tarihlerinde yapılan CEDAW toplantıları için Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf da New York'a gelmiş ve Türkiye'nin resmi raporunu bu kuruma sunmuştu. BM'deki toplantıda Kavaf'a Türkiye'de kadın haklarının ihlali konusunda en çok soru başörtüsü yasağına dair gelmiş ve toplantıya katılan üyelerin üçte birinden fazlası bu konuda bakandan açıklama istemişti.

Kadın hakları konusunda dünyanın en önemli kurumu olan CEDAW raporunda, Türkiye'nin bir önceki dönem (2005'teki toplantısı) alınan tavsiye kararlarına uymadığı, halen başörtüsü yasağının ülkede devam ettiğine dikkat çekti. CEDAW, Türkiye'den başörtüsü yasağı ile eğitim, çalışma, sağlık, politika ve kamu yaşamına katılım üzerindeki olumsuz etkilerin değerlendirildiği detaylı çalışma yapmasını da talep etti. Kurum ayrıca bir sonraki döneme (2014 yılı) kadar istenilen çalışmanın sonuçlarının hazır edilmesini ve başörtüsü yasağının ayrımcı sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin alınan önlemlerin açıklanmasını da talep etti. CEDAW'ın BM'deki Türkiye oturumuna resmi raporun yanı sıra 6 adet de gölge raporu verilmişti. Türkiye'deki başörtüsü yasağına dikkatleri çekebilmek için 71 sivil toplum örgütünü temsilen 'Sivil Toplum Kuruluşları' adına Avukat Fatma Benli başörtüsü yasağı konusunda CEDAW'a gölge rapor vermiş ve Türkiye'deki bu haksız uygulamanın devam ettiğini dile getirmişti. Komite Türkiye ile ilgili sonuç bildirisinde başörtülü kadınların eğitim, çalışma, sağlık, politik ve kamu yaşamına katılımını engelleyen "tüm ayrımcı uygulamalar sona erdirilmeli'' önerisinde bulundu. Kurum ayrıca, başörtüsü yasağını uygulamaya çalışanlar hakkında da yasal işlemler başlatılmasını, çözümün artık bir başka döneme de ertelenmemesini istedi.

Raporda başörtüsü yasağının ortadan kaldırılması talebinin dışında kadına karşı ayrımcılık içeren yasaların tamamen kaldırılması da istendi. CEDAW, kadına karşı şiddet, eğitim, çalışma ve politik katılımın artması, sağlık ile kırsal kesim kadınlarıyla dezavantajlı grupların sorunlarının giderilmesini de Türkiye'den istedi.

Türkiye, CEDAW'a 1985 yılında üye olmuş ve sözleşme gereği kadınlara karşı sadece hukuki değil fiili ayrımcılığın da sona erdirilmesi yükümlülüğünü benimsemişti. Her 4 senede bir alınan ülke sonuç raporlarında alınan kararlara üye ülkelerin uyma zorunluluğu bulunuyor. Rapor başörtüsü yasağını, yalnızca iç hukukunun bir gereği olarak değil, uluslararası yükümlülüklerin de göz önüne alınarak değerlendirilmesi gereken bir durum haline geldiğinin bir göstergesi olarak niteleniyor.

SEZAİ KALAYCI - NEW YORK
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1017074&title=bm-turkiyeden-basortusu-ayrimciligina-son-vermesini-istedi
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

kilimanjaro

Üniversitelerdeki başörtüsü sorununun çözümüne yönelik arayışların konuşulduğu şu günlerde Yükseköğretim Kurulu'ndan (YÖK) önemli bir adım geldi.

Derse şapka ile girdiği için sınıftan atılan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi Zeynep Nur İncekara'nın şikayet dilekçesini değerlendiren YÖK, İstanbul Üniversitesi'ni bir yazı ile uyardı. Söz konusu yazıda disiplin suçu işlediği gerekçesiyle öğrencilerin dersten atılamayacağı ve yok sayılamayacağı belirtildi. Konunun basında yer alması üzerine YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'dan da açıklama geldi. Özcan, "Bu karar emsal teşkil edecek. Tüm üniversitelerde uygulanacak. Hiç kimsenin yaka paça dışarı atılmasını kabul edemeyiz." dedi.

Klinik Mikrobiyoloji dersi öğretim üyesi Prof. Dr. Bekir Kocazeybek, geçen yıl şapkayla derse girdiği için Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi Zeynep Nur İncekara'yı dersten atmıştı. Edinilen bilgilere göre İncekara, rencide edildiğini ve eğitim hakkının engellendiğini belirterek hocayı dekanlığa şikayet etmişti. Ancak dekanlık, uygulamanın Kılık Kıyafet Yönetmeliği gereği olduğunu ifade ederek şikayeti geri çevirdi. Öğrenci, daha sonra Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'na başvurdu. Başkanlık YÖK'ten resmî bir yazı ile görüş istedi. YÖK, 8 Mart 2010 tarihli yazıda İstanbul Üniversitesi'nden gelen cevabı gönderdi. Yazıda adı geçen öğrencinin, Prof. Dr. Bekir Kocazeybek tarafından şapkalı olduğu gerekçesiyle 18 ve 24 Kasım 2009 tarihlerinde dersten çıkarıldığı' aktarılıyordu. Aynı yazıda, Kocazeybek'in Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Akademik Kurulu, rektör yardımcısı ile sözlü görüşmesi ve Fakülte Akademik Kurulu'nda 'öğrencilerin derse girmişse çıkartılamayacağı, öğretim üyesinin derse devam edeceği, gerekirse tutanak tutup dekanlığa durumu bildireceği' bilgisini edindiği aktarıldı. Bu gelişmelerin ardından öğrencilerin derslerine devam ettiği belirtildi. YÖK'e intikal eden bu olay Mart 2010'da basına da yansımıştı. YÖK, İstanbul Üniversitesi'nde bazı öğrencilerin derslere girdikleri halde yok yazıldıkları veya dışarı çıkarıldıkları şikayeti üzerine yeniden harekete geçti. Öğrencilere hocanın kendisinin 'derse almayarak veya çıkararak' ceza vermesinin doğru olmadığını ve hukuki prosedürlerin işletilmesi gerektiğini kaydeden YÖK, disiplin yönetmeliğine uymayan öğrencilerle ilgili tutanak tutulması gerektiğini bildirdi. Mevcut mevzuatı hatırlatan YÖK, tutanak sonrasında disiplin yönetmeliğine göre öğrenciler hakkında işlem yapılabileceğini belirtti. YÖK'ün bu yazısıyla üniversite hocası, başörtüsü dahil disiplin suçu işleyen öğrencileri dersten atamayacak veya geldiği halde yok yazamayacak.

YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin yeni eğitim-öğretim yılı açılış töreninin ardından gazetecilerin konuyla ilgili sorularını cevapladı. Özcan, "Sorun doğrudan başörtüsü değil, zira öğrenci şapkalı. Hiçbir öğrencinin nedeni ne olursa olsun sınıftan çıkarılmasına karşıyız. Bunun prosedürü var. Tutanak tutarsınız, öğrenci de siz de imzalarsınız. Dışarıya çıkartmazsınız. Tutanağı işleme sokarsınız. Öğrenci bir daha yaparsa bir daha tutanak tutarsınız, ondan sonra cazai işlem yapılabilir." dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise Esenboğa Havalimanı'nda konuyla ilgili bir soru üzerine şu açıklamalarda bulundu: "YÖK bir bağımsız kuruldur. Kararını kendisi vermiş, benim herhangi bir açıklama yapmama gerek yok.'' ANKARA ZAMAN

YÖK'ün kararı, hukukî bir gerçeğin tekrarlanması

Zeynep Nur İncekara'nın avukatı Fatma Benli, YÖK'ün kararını hukuki bir gerçeğin tekrarlanmasından ibaret olduğunu söyledi. YÖK'ün kararının emsal teşkil ettiğini anlatan Benli, öğretim görevlilerinin yetkilerinin yönetmeliklerinde tek tek sayıldığını ve öğrencilerini kıyafet biçimi nedeniyle dersten yoksun bırakma yetkilerinin olmadığını vurguladı. Fatma Benli, şu ifadeleri kullandı: "Zeynep saçlarını göstermesini isteyen öğretim görevlisi tarafından dersten atılmıştı. Başka pek çok öğrenci gibi Başbakanlık İnsan Hakları Kurulu Başkanlığı'na ve Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'na dilekçe ile müracaat etti ve eğitim hakkının ihlalinin sona erdirilmesini talep etti. YÖK, Başbakanlık İnsan Hakları Kurulu Başkanlığı'na ve İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'ne öğretim görevlilerinin öğrenciyi dersten çıkartma yetkisi olmadığını beyan etti. YÖK'ün kararı hukuki bir gerçeğin tekrarlanmasından ibaret. Zeynep, şimdi öğretim görevlisi olmanın kişilere kıyafetini beğenmediği öğrencileri dersten atma yetkisi vermediği gerçeği tespit edildiği için mutlu. Elbette Türkiye'de tam bir mutluluğun sağlanması ancak tüm üniversitelerdeki yasağın kalkması ile mümkün olacak." ifadelerini kullandı. Benli, derse alınmayan ya da kampüse giremeyen öğrencilerin Başbakanlık İnsan Hakları Kurulu Başkanlığı'na, Yükseköğretim Kurumu Başkanlığı'na dilekçe ile başvurmaları gerektiğini aktardı. AYŞE TOSUN İSTANBUL

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1035900&title=yok-ogrenciler-yaka-paca-dersten-atilamayacak
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.