Haberler:

Hukuk Forumumuza Hoşgeldiniz

Ana Menü

Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

18 Mayıs 2024, 02:56:41

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,265
  • Latest: rizab
Stats
  • Toplam İleti: 8,828
  • Toplam Konu: 4,368
  • Online today: 479
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 437
Total: 437

EMASYA mutabakatla kaldırıldı

Başlatan kilimanjaro, 06 Şubat 2010, 11:20:04

« önceki - sonraki »

kilimanjaro



Önce Başbakan'ın, ardından Cumhurbaşkanı'nın, son olarak da Genelkurmay Baş- kanı'nın 'gerek yok' dedikleri Emniyet Asayiş Yardımlaşma Protokolü konusunda beklenen adım dün atıldı. İçişleri Bakanlığı, EMASYA'nın iptal edildiğini açıkladı. Karar hem valiliklere, hem de Genelkurmay'a iletildi. Böylece 28 Şubat döneminin ürünü olan ve darbe planlarına dayanak gösterilen protokol, Türkiye'nin gündeminden düştü.



Askere, valiliğin izni olmaksızın toplumsal olaylara müdahale yetkisi veren Emniyet Asayiş Yardımlaşma (EMASYA) Protokolü yürürlükten kaldırıldı. 28 Şubat sürecinin ardından 7 Temmuz 1997'de İçişleri Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı arasında imzalanan protokol, yine ortak imzalarla dün iptal edildi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, iptale ilişkin yazının hem Genelkurmay Başkanlığı'na hem de il valiliklerine gönderildiğini açıkladı.

Cuntacıların darbe planlarına dayanak olarak kullandığı EMASYA, son olarak 'Balyoz' darbe planıyla gündeme gelmişti. Dönemin 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan tarafından hazırlandığı ileri sürülen 'Balyoz' planının dayanağını EMASYA oluşturuyordu. Kamuoyunda büyük yankı uyandıran plan, protokolün yeniden tartışılmasına sebep oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 31 Ocak'ta TRT 1'de yayınlanan 'Enine Boyuna' programında protokolün kaldırılacağını söyledi. "EMASYA diye bir şey olamaz, olmayacak. Ortadan kaldıracağız." diyen Başbakan'ın ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de EMASYA'ya ihtiyaç bulunmadığını dile getirdi. Son olarak Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ da, dün kararın açıklanmasından birkaç saat ön-ce aynı doğrultuda görüş beyan etti.

Cuntacıların darbe planlarına dayanak olarak kullandığı EMASYA Protokolü, son olarak 'Balyoz' darbe planıyla gündeme gelmişti. Dönemin 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan tarafından hazırlandığı ileri sürülen 'Balyoz' planının dayanağını da EMASYA oluşturuyordu. Kamuoyunda büyük yankı uyandıran plan, EMASYA'nın da yeniden tartışılmasına sebep oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 31 Ocak'ta cuntacıların darbe planlarına dayanak olarak gösterdikleri EMASYA Protokolü'nün kaldırılacağını açıkladı. TRT 1'de yayınlanan 'Enine Boyuna' programında gazete genel yayın yönetmenlerinin sorularını cevaplayan Erdoğan, "EMASYA Protokolü diye bir şey olamaz, olmayacak. Bunun adımını atıyoruz, atacağız. Protokolü gündemimizden çıkaracağız, ortadan kaldıracağız." ifadelerini kullanmıştı.

Başbakan'ın ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de EMASYA'ya gerek olmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı, 2 Şubat'ta gazetecilerin sorusu üzerine şu açıklamayı yapmıştı: "EMASYA, İçişleri Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri arasında imzalanmış, kendi mantığı ve hukuku olan bir protokoldür. Ben de bugünkü hukuk anlayışımız ve geldiğimiz hukuk standartları çerçevesinde buna gerek olmadığı kanaatindeyim. İçişleri Bakanlığı ve TSK nasıl ortak imzaladılarsa ortak imzalarıyla buna son vermelerinin doğru olduğu kanaatindeyim. Bütün bunlar hükümetin vereceği karardır. Türkiye'yi yöneten ve TBMM'ye karşı sorumlu olan hükümettir."

Ve beklenen gelişme dün yaşandı. Askere bir nevi 'sıkıyönetim' hakkı veren protokol dün itibarıyla kaldırıldı. Protokolün kaldırıldığı açıklamasını İçişleri Bakanı Beşir Atalay yaptı. Atalay, Genelkurmay Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığı arasında 7 Temmuz 1997 tarihinde imzalanan ve kamuoyunda 'EMASYA' olarak bilinen protokolün bugün (dün) yürürlükten kaldırıldığını söyledi. Atalay, bu konuda Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile görüşme yaptığını söyledi. Şunları aktardı: "Bunun ortak imza ile yine yürürlükten kaldırılmasını kararlaştırmıştık. Arkadaşlarımız bir araya geldiler. Bugün ortak imzayla yürürlükten kaldırdılar.

Bildiğiniz gibi protokolü 1997 yılında Genelkurmay Harekat Başkanı ile İçişleri Bakanlığı'nın o zamanki müsteşarı imzalamıştı. Şimdi de yine aynı şekilde Genelkurmay Başkanlığı Harekat Başkanı Sayın Korgeneral Mehmet Eröz ile bakanlığımız Müsteşarı Sayın Osman Güneş imzalayarak tutanağı yürürlükten kaldırmış oldular. Bu hem Genelkurmay Başkanlığı'mıza hem de il valilerimize bugün gönderilmiştir. Esasen görüşmelerimizde vurgulamıştık, ilgili mevzuat, ilgili kanunun ilgili maddesi çok tafsilatlı ve detaylı yazılmış. Bu konuda yeni bir düzenlemeye, yeni protokole veya bu konuda yeni tespite ihtiyaç olmadığı kanaatine varmış olduk. Mevzuat şu haliyle bu konudaki ilişkileri düzenlemek için yeterli. Zaten bildiğiniz gibi genelde kanun bu konudaki yetkileri valilere verir. Şu anda ilgili kanunun hükümleri geçerli olacak.''

EMASYA nedir?
28 Şubat sürecinde demokrasinin boynuna geçirilen kementlerden biri de 27 maddelik Emniyet, Asayiş, Yardımlaşma (EMASYA) Protokolü'ydü. İçişleri Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı arasında 7 Temmuz 1997'de imzalanan protokol gereği EMASYA birliklerine, valilik talep etmese dahi, kendisi gerekli gördüğü durumlarda toplumsal olaylara el koyma yetkisi verilmişti (9. madde) Asker, istediği takdirde şehrin göbeğindeki asayiş olaylarına bile müdahale edebilecekti. Ordunun asayiş olaylarına müdahalesi, polisin de askerin emri altına girmesi anlamına geliyordu. Bu bir nevi sıkıyönetim haliydi. 'Gizlilik' derecesi bulunan protokol, hem o dönemde hem sonraki yıllarda eleştirildi. Zira demokratik hiçbir ülkede böyle bir protokolün varlığı kabul edilemezdi. Protokolün altında İçişleri Bakanlığı adına Müsteşar Teoman Ünüsal'ın, Genelkurmay Başkanlığı adına ise o dönem korgeneral olan Çetin Doğan'ın imzası vardı. Son olarak 'Balyoz' kod adlı darbe planı tartışmalarıyla EMASYA yeniden gündeme geldi. Zira cuntacılar, söz konusu protokolü darbe planlarına kılıf olarak kullanmıştı. Seçimle iktidara gelen AK Parti'yi devirmek amacıyla hazırlandığı ileri sürülen 'Balyoz' darbe planının altında da Çetin Doğan'ın imzası vardı.

Protokole gerek yok
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, EMASYA Protokolü'nün gerekli olmadığını söyledi. Başbuğ, konuyla ilgili çalışmaların hükümetle müşterek yürütüldüğünü anlattı. EMASYA'nın kaldırıldığı dün, Hürriyet gazetesinin sürmanşetinde İlker Başbuğ'un protokolle ilgili açıklamaları vardı. Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu'nu Genelkurmay Karargahı'nda kabul eden Başbuğ, EMASYA'ya ilişkin soruları cevapladı. "EMASYA'nın kaldırılmasına nasıl bakıyorsunuz?" sorusu üzerine, şunları söyledi: "Bizim için kanun esastır. EMASYA Protokolü de olsa kanunun önüne geçmesi söz konusu olamaz, kanuna da aykırı olmamalı. 5442 sayılı kanun çok açık; 'Vali, genel ve özel tüm kolluk kuvvetlerinin amiridir.' Bunu hiçbir şekilde değiştiremezsiniz. Her şey valinin direkt emir komutası altındadır. Vali tarafından talep edilmedikçe askeri birlik zaten gelmez. EMASYA kalkabilir, bu protokole gerek yok. Zaten kanunda yetki var. Neticede EMASYA Protokolü konusunda bizim için kanunlar esastır. Protokolle ilgili müşterek çalışıyoruz. Prensipte İçişleri Bakanlığı ile de farklı noktalarda değiliz."

Ali Bayramoğlu (Gazeteci-Yazar): Sivilleşme adına önemli bir adım
EMASYA'nın kaldırılması gerçek demokratik bir zaferdir. Türkiye'de sivilleşmenin önündeki en önemli engellerden, en önemli yapılardan birinin kaldırılması demektir. Ben hem bir vatandaş olarak hem de bunu dile getiren bir gazeteci olarak kalkmasından mutluluk duyuyorum. EMASYA'nın kaldırılmasıyla darbe planlarının da önüne geçilmiş oldu. Zira, protokol darbelere dayanak olarak kullanılıyordu. Ancak, darbe planları yapanların elindeki tek mekanizma EMASYA değil. Genelkurmay Başkanlığı'nın 10 sayfalık bir EMASYA direktifi var. Bu EMASYA direktifi tüm silahlı kuvvetlerin iç güvenlik açısından nasıl örgütleneceğini ifade eden bir direktiftir. Bunun da bir an önce kaldırılması gerekir. O direktiften hareketle oluşturulan bilgi depoları da imha edilmeli.

Reşat Petek (Eski Cumhuriyet Başsavcısı): İç Hizmet Kanunu da değişmeli
Çok müspet, hukuka uygun ve demokratik bir gelişme. Zira hukuk devletinde hangi makamların hangi yetkilerle donatıldığı tamamen yasalar çerçevesinde düzenlenir. Yetki ve sorumluluk birlikte verilir. Protokolün kaldırılmasıyla EMASYA'dan kaynaklanan yetki ve görev karmaşası sona erdirilmiş olacak. Türkiye'de kendi halkına karşı birtakım illegal oluşumlara fırsat verme durumları da protokolün ortadan kalkmasıyla önemli ölçüde engellenecektir. Türkiye'nin demokratikleşme sürecinde İç Hizmet Kanunu'nda, TSK Personel Kanunu'nda da değişiklikler yapılmalı. Artık TSK ülkemizi dış tehditlere karşı güçlü bir şekilde koruyacak donanıma kavuşturulmalı. Askerin gücünü kendi halkına çevirme yönünde yapacağı faaliyetlerin yasal dayanakları kaldırılmalı.

Cengiz Çandar (Gazeteci-Yazar): Hükümet, vatandaşa kulak verdi
Kamuoyundaki demokratik çevreler bu protokolün kaldırılmasını istiyordu. Medyada bu konuyla ilgili haberler çıktı. Hükümetin kamuoyunun duyarlılığını dikkate aldığını ve askerî vesayetin son bulması için çaba harcadığını görüyoruz. EMASYA, 28 Şubat post-modern darbenin bir sonucu olan protokoldür. 28 Şubat sürecinde demokratik hukuk devletinde rastlanmayan faullü bir müdahalenin ürünüdür. Batı Çalışma Grubu'nun kurucusu ve birçok vatandaşlarımızın haksızca fişlenmesine neden olan dönemin Kara Kuvvetleri Harekât Daire başkanı olan Çetin Doğan'ın oluşturduğu bir protokoldür. EMASYA Protokolünün yapıldığı tarih, ortam, bu protokolü hazırlayan ve imzalayan kişilere bakıldığında bütün bunların bir askerî müdahale ürünü olduğu ortaya açıktır. Protokolün yanlış bir uygulama olduğu ise Şemdinli olayında net bir şekilde karşımıza çıkmaktadır.

Sezgin Tanrıkulu (Eski Diyarbakır Barosu Başkanı): Bu adım demokrasiyi güçlendirecek
Hukuk dışı girişimlere zemin hazırlayan EMASYA Protokolü'nün kaldırılması Türkiye'de demokrasiyi güçlendiren bir adım. Bu adım aynı zamanda demokrasinin üzerinde gölge gibi duran askerî vesayete mevzuatta son verilmesinin başlangıcıdır. Mevzuattaki diğer askerî vesayete izin veren hukuk dışı müdahalelere de zemin hazırlayan, mevzuattaki diğer hükümlerin de kaldırılması gereğini ortaya koymaktadır. Türkiye'de derin devletin bazı güçleri hukuk mevzuatını öyle bir şekillendirmişlerdir ki bu mevzuat demokrasi açısından mayın tarlasına dönmüştür. EMASYA'nın kaldırılması Türkiye açısından sembolik ama oldukça önemli bir adım.

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=948271&title=emasya-mutabakatla-kaldirildi&haberSayfa=1
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.