Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

04 Mayıs 2024, 05:00:18

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 172
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 129
Total: 129

Şaron'un oğlundan Filistin'e nükleer tehdit: Gazze'yi dümdüz etmeliyiz!

Başlatan Avukat, 21 Kasım 2012, 16:03:01

« önceki - sonraki »

Avukat



Binlerce Filistinli'yi katleden 'Beyrut Kasabı' eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un binbaşı rütbesindeki küçük oğlu Gilad, 'Gazze'yi Hiroşima gibi dümdüz etmeliyiz' önerisinde bulundu.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları bir haftayı doldurdu. Geçen çarşambadan bu yana 23'ü çocuk 106 Filistinli'nin katledildiği Gazze'de soykırım çağrısı yapanlara, İsrail eski Başbakanı Ariel Şaron'un oğlu Gilad Şaron da katıldı. 1982'deki Lübnan iç savaşı sırasında Sabra ve Şatilla kamplarındaki çoğu çocuk ve kadın 1500 masum Filistinliyi katleden Ariel Şaron'un oğlu, Gazze'ye atom bombası atılması gerektiğini savundu. Kaleminden kan damlayan binbaşı rütbesindeki küçük oğul Şaron, İsrail'in Gazze'yi muhakkak Hiroşima gibi dümdüz etmesi gerektiğini kaydetti.

"HİROŞİMA DA YETMEZ!"

İsrail gazetesi Jerusalem Post'a önceki gün bir yazı gönderen Şaron, 'Beyrut Kasabı' lakabıyla anılan savaş suçlusu babasının oğlu olduğunu da böylece ispatlamış oldu. Soykırım çağrısında bulunan oğul Şaron, "Gazzeliler masum değil! Onlar Hamas'ı seçti. Gazzeliler rehine değil, bu seçimi özgürce yaptılar ve bunun sonuçlarıyla yaşamalılar" dedi.

GAZZE'DE HAREKET EDEN ARAÇ BİLE KALMAMALI

Önce Gazze'nin girişindeki mahalleleri sonra da tüm Gazze'nin dümdüz edilmesini söyleyen Şaron, "Japonlar çabucak teslim olmadılar, Amerikalılar da Hiroşima ile durmadılar, Nagazaki'yi de vurdular. Gazze'de ne eklektrik ne benzin ne de hareket eden bir araç kalmalı. Ondan sonra ateşkes isteyeceklerdir. Bu işin çabucak bitirilmesi gerekiyor" diye yazdı. Bu arada İsrail basınında yer alan haberlerde 40 bin askerin olası kara harekatı için Gazze sınırında giriş izni beklediği ileri sürüldü. İsrail'in bir haftalık saldırılarında 23'ü çocuk 7'si kadın 106 Gazzeli öldü, 260'ı çocuk ve kadın 783 kişi yaralandı. Batı Şeria'daki El Halil'de de 1 protestocu İsrail askerleri tarafından öldürüldü.

http://www.haber7.com/dunya/haber/954274-saronun-oglu-gazzeyi-dumduz-etmeliyiz



İsrail'in saldırıları aralıksız sürüyor ama Gazzeliler buna alışmış; yüzlerde korkudan eser yok.

AHMET DÖNMEZ, SERVET YANATMA - GAZZE   

Her yerde ambulans sirenleri yankılanırken yol kenarında bekleyen Filistinliler, Türkiye bayraklı otobüsü görünce sevinçle el sallıyor. Selahaddin Caddesi'nden ilerlerken etrafta bombaların açtığı 10 metrelik çukurlar görüyoruz. Biraz ileride mola veriyoruz. Gençler hemen etrafımızı sarıyor. Kimi Türkiye'ye olan sevgisini dile getiriyor, kimi yaşadıkları zulmü anlatmaya çalışıyor. Saat 15.30'u gösterirken bir bomba sesiyle irkiliyoruz. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğ-lu'nun Gazze'ye tarihi ziyaretini izlemek için Refah Sınır Kapısı'ndayız. Mısır Kahire Havaalanı'ndan karayoluyla 4 saatte buraya vardıktan sonra içeri girip giremeyeceğimiz hâlâ netleşmiş değil.

Dışişleri yetkilileri, Filistin'e girişimize izin verilmeme ve geri dönme ihtimalimizin bulunduğunu söylüyor. Neyse ki bir saatlik bekleyişin ardından bir zorluk çıkarılmadan içeri alınıyoruz. Ancak yolculuk o kadar da kolay olmayacak. Hareket etmeden önce otobüsün dört bir yanı Türk bayraklarıyla donatılıyor. Filistinli yetkili, "İsrail'in açık hedefiyiz. Bayrakları asmazsak bizi vurabilirler." açıklamasını yapıyor.

Otobüs, Gazze'nin içinden ilerlerken saldırılar da aralıksız sürüyor ama Gazzeliler buna alışmış; yüzlerde korku ifadesi yok. Avrupa Hastanesi'ne gidip gelen ambulansların siren sesleri yankılanırken yol kenarlarında bekleyen Filistinliler, Türk bayraklı otobüsü görünce sevinçle el sallıyor. Selahaddin Caddesi'nden geçerken yol kenarında bombaların yol açtığı 10 metrelik çukurlar görüyoruz. Biraz ileride mola veriyoruz. Durduğumuz yer, üç gün önceki saldırıda yerle bir edilen Hule ailesinin yaşadığı bina enkazının önü. Çoğu gençlerden oluşan bir kalabalık hemen etrafımızı sarıyor. Kimi Türkiye'ye olan sevgisini dile getirirken kimi de yaşadıkları zulmü bize anlatmaya çalışıyor. Tekrar yola koyuluyoruz. Solumuzda yine 3 gün önce yerle bir olmuş Şecaiye polis karakolu ve mağazalar var. Bir polis arabası hâlâ enkazın altında. Daha ileride, dün vurulan Millî İslam Bankası karşımıza çıkıyor... Ve Rimal mahallesinde 3 kişinin öldüğü, 6'sı basın mensubu 60 kişinin yaralandığı Şuruk Apartmanı. Burası yerli ve yabancı basın kuruluşlarının toplandığı bir binaydı ama artık metruk. Son olarak, birazdan Davutoğlu'nun ziyaret edeceği Şifa Hastanesi'ne geliyoruz. Burada, önceki geceki saldırılarda 8 kişinin şehit olduğunu öğreniyoruz. Kısa bir süre sonra da bir tanesinin cenazesi, tekbirler ve intikam sloganları eşliğinde hastaneden çıkarılıyor. Saatler 13.50'yi gösterdiğinde ise şiddetli bir patlama sesiyle irkiliyoruz. Aldığımız bilgiler, İsrail insansız hava araçlarının, Gazze'nin doğusundaki İzzeddin Kassam Tugayları'nın eğitim alanını vurduğu yönünde. Yarım saat kadar sonra bu satırları kaleme aldığımız esnada, başka bir gürültüyle binamız sallanıyor. Bu kez Gazze'den karşılık verildiği bildiriliyor.

Geçtiğimiz hafta Mısır Başbakanı'nın ziyaretinin ertesi günü İsrail saldırılarında yerle bir olan  bakanlar kurulu binası önünde Davutoğlu'nu beklerken, çarpıcı bir manzara gözümüze takılıyor. Tepemizde aynı anda 7 tane birden Heron, sinir bozucu bir uğultuyla dönüp duruyor. Bir müddet sonra da iki uçaktan Gazzelilerin üzerine propaganda bildirileri yağdırılıyor. Kara operasyonu uyarısı yapan bildiriyi yırtıp atan 60 yaşındaki Memun Hozendar ise Gazze'deki hissiyatı şu sözlerle dile getiriyor: "Bizim için fark etmez, vurulacaksak vurulacağız. Ama onlar da kayıp verecek. Korkumuz yok. Az önce burada bir patlama oldu, bir kişinin gözünde seğirme gördünüz mü? Ama İsrailliler bir patlama olduğunda sığınıklara kaçıyorlar. Ben ölsem oğlum devam edecek, o ölse onun oğlu devam edecek. Teslim olmayacağız."

http://www.zaman.com.tr/dis-haberler/ay-yildizin-siperinde-gazzeye-girmek/2018655.html