Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

15 Mayıs 2024, 06:32:23

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,826
  • Toplam Konu: 4,366
  • Online today: 198
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 189
Total: 189

Komşu'luk hukukunu unuttuk.., Sibel Eraslan, Vakit

Başlatan kilimanjaro, 06 Nisan 2010, 07:33:10

« önceki - sonraki »

kilimanjaro

"Komşusu açken tok yatan bizden değildir" diyen Hz. Peygamber'in (sav) sözünü çok söyleriz de bunun İslam adına anlamı üzerinde hiç durmayız. Oysa, "bizden değildir" diyor Sevgili Efendimiz, buna riayet etmeyi unutanlara...

Modern zamanlar, komşuyu komşuya yabancı kıldı. Oysa Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri "Marifetnâme" adlı eserinde, İslâm ahlâk ve yaşayışından çıkardığı esasları, edep ve erkan olarak büyük bir ciddiyetle ele almış... Bakınız neler söylüyor:

Ey Aziz, mâlum olsun ki, edep ehli kimseler: "Komşunun komşularıyla geçiminin edep ve erkânı kırktır" demişlerdir.

1. Kişinin kendi evine bitişik olanlarla, karşısında bulunup da kapıları görünenlerden kırk eve kadar oturanlar, -zımmî de olsalar- komşularıdır. Bunlara, iyilik etmek ve gerçekten akrabalarmış gibi güzel davranmaktır.

2. Komşunun ev halkına, kötülük etmeyip, onların namusunu korumaktır.

3. Komşuya gelip gidene uzun uzun bakıp, rahatsız etmemektir.

4. Komşusu açken, kendi tok yatmamaktır.

5. Komşuyu el veya diliyle incitmekten sakınmaktır.

6. Komşunun evine, penceresinden, duvarından izinsiz bakmamaktır.

7. Komşularına azdan çoktan –zımmî de olsa- hediye vermektir...

8. "Komşu çanağı" göndermektir. Yani kokusu duyulacak bir yemek pişirildiğinde, bitişik komşuya hediye etmektir.

9. Satın aldığı meyveden, rastladığı komşusuna hediye etmektir.

10. Komşuları borç isterse, vermektir.

11. Komşuları muhtaç kaldıysa, ihtiyaçlarını gidermektir.

12. Komşusunu bayramlarda ziyaret etmektir.

13. Komşunun hayvanlarına taş atmamaktır.

14. Komşunun çocuklarını, kendininkilere dövdürüp sövdürmemektir.

15. Komşuların izni olmadan, kendi binasını, onlarınkinden yüksek ve önlerini kapayacak şekilde yaptırmamaktır.

16. Komşularını, kendi taraflarından, duvara ağaç kakmaktan menetmektir.

17. Komşularına, kendi oluklarının akıntısıyla veya yolunun toprak kazıntısı ve kar kürüntüsüyle rahatsız vermemektir.

18. Komşuların sırlarını ve ayıplarını soruşturmamaktır.

19. Komşuların hallerini ve işlerini başkalarına söylememektir.

20. Komşularına yolda rastladıkça ilk önce selâm vermektir.

21. Komşularla konuşurken lâfı uzatmayıp, lüzumu kadar konuşmaktır.

22. Komşularından su, tuz ve ateş gibi zarurî maddeleri esirgemeyip vermektir.

23. Komşuların hediyesini, az da olsa kabul edip, çok bilmektir.

24. Komşuların ayıplarını örtmektir.

25. Komşularına dert ortağı olmaktır.

26. Komşularından izin almadan evini yabancıya satmamaktır.

27. Komşusu bir yerden dönünce ziyaret etmektir.

28. Komşularını kederli günlerinde teselli etmektir.

29. Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir.

30. Komşularını davet etmektir.

31. Komşusu bir şey isteyince memnuniyetle vermektir.

32. Komşusu bir kusur işleyince, af ederek, sevgi uyandırmaktır.

33. Komşuları hasta olunca ziyaret etmektir.

34. Komşulardan biri vefat edince, cenazesinde hazır bulunmaktır.

35. Komşuların yetimlerini himâye etmektir.

36. Komşularıyla buluşunca, güleç yüzlü olup, tatlı söz söylemektir.

37. Komşuların kendisine nasıl davranmasını istiyorsa, onlara öyle muamele etmektir.

38. Başkalarından gelse tahammül edemeyeceği eziyete, komşusundan gelince tahammül etmektir.

39. Komşulardan kabalık edenlere aldırmamaktır.

40. Komşulardan sert söyleyenlere, mülâyim davranmaktır.

Komşuluk esaslarını bu kadar ince çizgilerle ve sorumluluk bilinciyle gözeten toplum, şüphesiz ki yabancılaşmaya, yalnızlaşmaya, egoizme, sevgisizliğe çareyi de bulacaktır.

sibeleraslan@hotmail.com
http://www.habervaktim.com/yazar/22995/komsuluk_hukukunu_unuttuk.html
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.

kilimanjaro

Bir ülke halkı komşulardan oluşur. Komşular birbirleriyle sevgi, saygı ve yardımlaşma içinde iseler ülke halkı da aynı şekilde karşılıklı sevgi, saygı ve dayanışma içinde olurlar, birlik beraberliklerini korurlar.

Komşularda birlik beraberlik zedelenmiş, yardımlaşma zaafa uğramışsa ülke halkında da aynı tezahürler görülür, birlik beraberlikte gevşeme ve zaafa uğramalar söz konusu hale gelir.

Bunun içindir ki Allah Resulü Efendimiz, komşu hakkına büyük önem vermiş, komşunun komşusu ile iyi geçinmesi, hakkını gözetmesi, sevgi ve saygının korunması konusunda yeminli uyarılarda bulunarak buyurmuş ki:

Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, kul tam Müslüman olmaz, çevresindeki insanlar onun elinden ve dilinden emin olmadıkça ve yine kul tam iman etmiş sayılmaz, komşuları onun kötülüğünden selamette bulunmadıkça!..

Bu neden böyle?

Çünkü komşular birbirinden emin olursa ülke halkı da birbirinden emin olur. Birbirine kenetlenmiş insanlardan oluşan ülke halkı meydana gelir. Komşular arasında bu birlik sağlanmazsa komşulardan oluşan ülke halkı arasında da istenen gönül birliği sağlanamamış sayılır...

Bundan dolayı komşu haklarını, ana-baba haklarına benzeten Efendimiz buyurmuş ki:

Komşunun komşu üzerindeki hakkı, annenin evlatları üzerindeki hakkı gibidir. Anne ile evlat nasıl birbirilerini sevmeleri, saymaları, haklarına dikkat etmeleri, kırıp incitmemeleri gerekiyorsa, komşular da birbirlerini böyle sevmeli, saymalı, karşılıklı haklarına dikkat etmeliler ki, ülke halkı da benzeri sevgi, saygı ve beraberlik içinde olsunlar, gevşeyip çözülmeler söz konusu olmasın..

Efendimiz (sas) komşu hakkı konusundaki uyarılarından birinde de şöyle buyurmuştur:

Komşu hakkına dikkat edin. Ben komşu hakkı konusunda Cebrail'den o kadar ısrarlı tembih aldım ki, neredeyse komşunun komşuya mirasçı olacağını dahi zannettim!.

Bundan dolayı meşhur sahabi Abdullah bin Amir bin As, kestiği kurbanın etinden Yahudi komşusuna da vermesi için oğluna ısrarla tembihte bulunurken şöyle demiştir:

Yahudi de olsa komşumuza yardımda bulunmalıyız. Allah-ü Teala komşuya yardım konusunda o kadar sık ikazda bulundu ki, neredeyse komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettik biz.

Bu yüzden sahabeler komşuyu üzen bir tutum içinde olmaktan öylesine çekinmişler ki, evindeki fareler komşusuna kaçar da komşuyu rahatsız etmiş olurum endişesiyle evine kedi getirmekten vazgeçenler bile olmuştur.

Bir başka sahabi de, komşunun avlusundaki ağacın dallarından kendi avlusuna gece dökülen hurmaları sabah kalkan çocuklar alıp da komşu hakkını yemiş olurlar endişesiyle sabah namazını mescitte kılar kılmaz evine koşup avluya dökülen hurmaları toplayarak komşusunun avlusuna atmış, çocuklarına komşu hakkı yedirmiş olma tehlikesinden böylesine kaçınma dikkati göstermiştir.

Fıkıhta komşu hakkı, birinci derecede kapı komşuluğuyla başlar, bundan sonrası duvar komşuluğuyla çevreye doğru genişleyip gider.

Kapı komşusundan şikâyetçi olan aceleci bir komşuya Efendimiz'in ilk yol göstermesi şöyle olmuştur:

İlk olarak sen komşunu incitmekten sakın, sonra ondan gelecek olan incitmelere de birazcık sabırlı ol, bundan sonra konuşup anlaşarak yanlışı düzeltip, helalleşmeye bakın.

Komşu hakkı, kul hakkından sayıldığından dolayı sahabeler komşu hakkından hep titremişlerdir. Bunun için imkân sahibi komşular yoksul komşularının ihtiyaçlarını karşılayıp dualarını almak için yardımdan asla geri kalmamışlardır. Böylece ülke halkının birlik beraberliğini de, kendi aralarındaki komşu haklarına riayetle sağlamışlardır.

Bu konuda uzun söze hacet yoktur. Sadece şu söz komşu hakkının önemini anlatmaya yetmektedir:

Komşunun komşuya olan saygısı, evladın annesine olan saygısı gibi olmalıdır. (Tenbih-ül'gafilin) a.sahin@zaman.com.tr

http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=954949
Yasal haklarınızı en üst seviyede koruyup kullanabilmeniz için önemli gördüğünüz konularda mutlaka profesyonel destek almanız, bu anlamda bir avukatla anlaşmanız kesinlikle tavsiye edilir.