Haberler:

deneme

Ana Menü
Menü

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır. Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz.

İletileri Göster Menü

Mesajlar - Adnanoğuz

#21

Kiracıya ait olmayan giderler!
Kiracı ve ev sahibi ilişkilerinde en çok gündeme gelen hususlardan biri de apartman ve konut içindeki giderler yer alıyor. Hangi giderler kiracıya aittir? Kiracıya ait olmayan giderler nelerdir, diyorsanız hemen yanıtlayalım.

Kiraya konu olan konuta yapılacak zaruri masraflar, ev sahibine ait oluyor; Buna karşın kiracının kendi zevkine göre yaptığı masraflar ise kiracıya ait oluyor. Bunun yanı sıra apartmanda da yine yapılan büyük tadilatlar ev sahine ait olurken; apartman aidatı, kapıcı parası gibi günlük hizmetler için alınan giderler de kiracıya ait oluyor.
#22
iş hayatına atılmadığın sürece nafaka kesilmez yani sen eğitimine devam ettiğin icin bu senin yasal hakkın evle arabayla bunun alakası yok.
#23
Konuyu cok eksik anlatıyorsunuz,avukat size ödeme emri cıkarmakla icra takibi cıkarmak ayrı olaylar ,hakkınızda icra dosyası acılmışmı eyer icra takibi acıldıysa süresinde bu takibe itiraz dilekcenizi yazdırın ve dosyaya koydurun herhangi bir icra takibi acılmadıysa zaten itiraz etmenize gerek yok.
#24

Avukatlık Yasasının 34. maddesinde; Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler, kuralı konulmuştur.
#25
Hakkınızda bir dava acılmış öyle veyahut böyle beraat etmişsiniz yani sizin sicilinize işleyecek bir mahkumiyet yok ,yani mahkum olursunuzda bu paraya veyahut hüküm geriye atılırda sicilinize işlerde hukuki davanıza devam edersiniz sicilinize ne işledide temizlemeye calışıyorsnuz anlamış değilim.
#26
İzale-i şuyu davası yani ortaklığın giderilmesi davası herhangi bir ortağın rızasıyla acılan satış işlemi,şimdi bu hissedarın hissesine alacaklar tetbir koydurmuşlar ve icra dairesinden alacakları izin ile tarlanın satışını isteyebilirler fakat anlaşıldığı kadar b hissedarın alacağı zaten borcu karşılamıyor şimdi diğer hissedarların payını sen aldın yani herşey resmi ve satışa koysalar bile bu hisseye düşen payı verir ve tarlaya sahip cıkarsın oda zaten cok düşük bir mebla yani ne onların yaptığı masrafa değer nede senin telaşına yat kulağın üzerine tarlanı güle güle kullan
#27
Üzerine kayıtlı malları her vatandaş alır satabilir bu herkesin hakkıdır yanlız söz konusu yakın akraba oldumu karşı taraf mal kacırmadavası acıp satışın iptalini isteyebilirler.
#28
nasıl yani 9 mirascı var birkac mirascı vekalet verecek diğer mirascıların hakkıda alınacak olurmu böyle birşey aklın alıyormu
#29
Banka avukatıyla yapacağınız görüşmede büyük bir olasılıkla borca göre (borcun büyüklüğü)Ödeme planı sunacak buna gücünüz yeter yetmez eyer sizin ödemenizi kabul etmesse evinize haciz cıkartırabi,lir,yeni icra yasasında evde ne bulursam götüreyim hukuku kalkdı icra memuru luzumlu ev eşyalarını haciz edemiyor ancak bir eşyadan yani (iki tv iki camaşır makinası gibi)birini haciz edebiliyor ,sonucda evde istediğini bulamassa maaşınıza zaten icra cıkaracakdır buda maaşınızın 1/4 demekdir.siz ödeyemeyeceğiniz h,c bir tahadütün altına imza atmayın ödemezseniz 3 ay hapis cezası alırsınız.
#30
Eşiniz ve diğer yasal mirascılar kayın babanızın yasal borclularıdır yani eşiniz borcludur bu nedenle icra dairesinin yapacağı takipde ortak kullanım alanınız olan evinize haciz i,şlemi uygulanır ,sizin maaşınıza veyahut ev araba nıza maaşına haciz uygulanamaz siz yasal mirascı değilsiniz,ekdeki yeni icra yasasını iyi okuyun ve ödeyemeyeceğiniz hic bir tahadüdün altına imza atmayın ödemesseniz 90 gün hapisle cezalandırılırsınız.
#31

..........İCRA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ'NE

DOSYA ESAS NO:...................................
BORÇLU:..................................................
(ŞİKAYET EDEN) :..................................
Adres:.........................................................
KONU : Hacze İtiraz ve Haczin Kaldırılması Talebimizden İbarettir

AÇIKLAMALAR :
1. Alacaklı vekili tarafından ....... İcra Müdürlüğünün .../.... esas sayılı dosyası ile aleyhime yapılan icra takibi sonucunda .../../2012 tarihinde evimde yapılan haciz esnasında, evde yaşayanların ihtiyacı olan......eşyalar haczedilerek muhafaza altına alınmıştır.

2. 6352 sayılı kanunla değişik İcra ve İflas Kanununun 82. maddesinin 3. fıkrasına göre "aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşyalar birden fazla değilse haczedilemez.

Madde aynen şöyledir:
(Değişik: 6352 - 2.7.2012 / m.16) Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç olmak üzere, borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu eşya; aynı amaçla kullanılan eşyanın birden fazla olması durumunda bunlardan biri, HACZEDİLEMEZ..

Haciz işlemi 6352 sayılı yasanın yürürlük tarihinden sonradır. 6352 sayılı yasanın geçici 10. Maddesine göre kanunun yürürlük tarihinden sonra yapılacak takip işlemleri yeni yasaya tabi olacaktır. Çünkü geçici 10. Madde "takip işlemleri" demektedir. Bunun aksi anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olacaktır.

6352 sayılı yasanın geçici 10. Maddesine göre

"Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir."

Bu geçici madde ile kanun koyucu, diğer İcra ve İflas Kanunu değişikliklerinden farklı olarak, değiştirilen maddelerin her biri için zaman itibariyle uygulanmayı belirlemek yerine, genel bir düzenleme ile tüm değişikliklerin zaman itibariyle uygulanmasını düzenlemiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 448 işlemin tamamlanmasından bahsederken, İcra ve İflas Kanunu Geçici m. 10 takip işleminin başlatılmasından söz etmektedir. Tamamlanmamış usal işlemi, başlatılan takip işlemini karşılamaktadır. Zira "başlatılma" lafzı itibariyle devam etmeye, henüz sonuçlanmamış olmaya ve hacizde olduğu gibi özellikle etkilerini sürdürmeye işaret etmektedir.

Her iki hükmün ortak noktası, tamamlanmış işlemlerin eski Kanuna, henüz yapılmamış işlemlerin yeni Kanuna tabi olmasıdır. Geçici m. 10'un karşıt kavram kanıtından başlatılmamış takip işlemlerine yeni Kanunun uygulanacağı çıkarılabilir. Buna karşılık her iki hüküm, başlatılmış takip işlemleri ile tamamlanmamış usal işlemlerinin tabi olacağı Kanun bakımından farklı düzenleme getirmiştir. Nitekim yargıtay kararları da bu yöndedir. (Yargıtay 12. H.D 2012/28045 E. 2013/3913 K.  12.02.2013 T.)

Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 448, tamamlanmamış işlemlere yeni Kanunun; 6352 sayılı Kanunun geçici 10. maddesi ise önceki Kanunun uygulanacağını kabul etmiştir. Şu halde, Geçici 10. madde bakımından tamamlanmış takip işlemleri ile başlatılmış ancak henüz tamamlanmamış takip işlemleri eski Kanuna; henüz yapılmamış takip işlemleri yeni Kanuna tabi olacaktır.

Maddenin değişiklik gerekçesinde "Temel insan hak ve özgürlüklerini teminat altına almak" amaçlanmaktadır. Söz konusu olan temel hak ve özgürlüklerdir. Kişilerin temel hak ve özgürlükleri uluslararası sözleşmelerin ve anayasanın garantisi altındadır ve ertelenmez.

DELİLLER : Haciz tutanağı ve her türlü delil
#32

..........İCRA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ'NE

DOSYA ESAS NO:...................................
BORÇLU:..................................................
(ŞİKAYET EDEN) :..................................
Adres:.........................................................
KONU : Hacze İtiraz ve Haczin Kaldırılması Talebimizden İbarettir

AÇIKLAMALAR :
1. Alacaklı vekili tarafından ....... İcra Müdürlüğünün .../.... esas sayılı dosyası ile aleyhime yapılan icra takibi sonucunda .../../2012 tarihinde evimde yapılan haciz esnasında, evde yaşayanların ihtiyacı olan......eşyalar haczedilerek muhafaza altına alınmıştır.

2. 6352 sayılı kanunla değişik İcra ve İflas Kanununun 82. maddesinin 3. fıkrasına göre "aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşyalar birden fazla değilse haczedilemez.

Madde aynen şöyledir:
(Değişik: 6352 - 2.7.2012 / m.16) Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç olmak üzere, borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireyleri için lüzumlu eşya; aynı amaçla kullanılan eşyanın birden fazla olması durumunda bunlardan biri, HACZEDİLEMEZ..

Haciz işlemi 6352 sayılı yasanın yürürlük tarihinden sonradır. 6352 sayılı yasanın geçici 10. Maddesine göre kanunun yürürlük tarihinden sonra yapılacak takip işlemleri yeni yasaya tabi olacaktır. Çünkü geçici 10. Madde "takip işlemleri" demektedir. Bunun aksi anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olacaktır.

6352 sayılı yasanın geçici 10. Maddesine göre

"Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir."

Bu geçici madde ile kanun koyucu, diğer İcra ve İflas Kanunu değişikliklerinden farklı olarak, değiştirilen maddelerin her biri için zaman itibariyle uygulanmayı belirlemek yerine, genel bir düzenleme ile tüm değişikliklerin zaman itibariyle uygulanmasını düzenlemiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 448 işlemin tamamlanmasından bahsederken, İcra ve İflas Kanunu Geçici m. 10 takip işleminin başlatılmasından söz etmektedir. Tamamlanmamış usal işlemi, başlatılan takip işlemini karşılamaktadır. Zira "başlatılma" lafzı itibariyle devam etmeye, henüz sonuçlanmamış olmaya ve hacizde olduğu gibi özellikle etkilerini sürdürmeye işaret etmektedir.

Her iki hükmün ortak noktası, tamamlanmış işlemlerin eski Kanuna, henüz yapılmamış işlemlerin yeni Kanuna tabi olmasıdır. Geçici m. 10'un karşıt kavram kanıtından başlatılmamış takip işlemlerine yeni Kanunun uygulanacağı çıkarılabilir. Buna karşılık her iki hüküm, başlatılmış takip işlemleri ile tamamlanmamış usal işlemlerinin tabi olacağı Kanun bakımından farklı düzenleme getirmiştir. Nitekim yargıtay kararları da bu yöndedir. (Yargıtay 12. H.D 2012/28045 E. 2013/3913 K.  12.02.2013 T.)

Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 448, tamamlanmamış işlemlere yeni Kanunun; 6352 sayılı Kanunun geçici 10. maddesi ise önceki Kanunun uygulanacağını kabul etmiştir. Şu halde, Geçici 10. madde bakımından tamamlanmış takip işlemleri ile başlatılmış ancak henüz tamamlanmamış takip işlemleri eski Kanuna; henüz yapılmamış takip işlemleri yeni Kanuna tabi olacaktır.

Maddenin değişiklik gerekçesinde "Temel insan hak ve özgürlüklerini teminat altına almak" amaçlanmaktadır. Söz konusu olan temel hak ve özgürlüklerdir. Kişilerin temel hak ve özgürlükleri uluslararası sözleşmelerin ve anayasanın garantisi altındadır ve ertelenmez.

DELİLLER : Haciz tutanağı ve her türlü delil
#33

..... CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA




MÜŞTEKİ    : OZAN EYLÜL
Karşı batmaz cd. Leyla Sk. No.3 İSTANBUL
SANIK : Faili Meçhul

SUÇ    : Telefonla taciz

SUÇ TARİHİ   : 03.04.2005 ila 20.04.2005 arasında


İZAHI    :

1.Ben kendi evimde 0216 307 .. .. numaralı telefonu kullanmakta ve yine kendi üzerimde ise 0533 311 .. .. numaralı cep telefonunu kullanmaktayım.
2.EV ve/veya CEP telefonum, kimliği mechul kişi veya kişilerce yukarda belirtilen tarihler arasında sürekli aranmıştır.

3.Arayan kişi hiç konuşmamakta ve telefonu bir müddet açık tuttuktan sonra kapatmaktadır. Bu durum ailem ile kötü olmama (veya başka bir şey yazabilirsiniz) neden olduğu gibi iş adamı olmam hasebiyle cep telefonum olur olmadık yerde sürekli cep telefonum aranmış ve bu şekilde tacize uğramış bulunmaktayım.
4.Yukarda belirtilen gerekçeler ve hazırlık tahkikatı esnasında alınacak Türkcell/Telsim/Avea (hangisi ise) HTS raporları ile Türk Telekom tarafından santral düzeneğinde yapılacak tespit sonucuna göre beni taciz eden kişi veya kişiler tespit edilerek haklarında ceza davası açılmasını talep etme gereği hasıl olmuştur.

SONUÇ VE İSTEM    : Yukarda izah olunan nedenlerle;
Yukarda numarası belirtilen telefonla ilgili olarak belirtilen suç tarihi aralığı için Türkcell A.Ş ‘ne gerekli yazının yazılarak HTS raporlarının sonucuna ve Türk Telekom tarafından santral düzeneğinde yapılacak tespite göre sanık veya sanıklar hakkında kamu davasının açılmasına karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederim.
#34
Bu borcun oluşduğu tarih cok önemli sizin olayı acıklamanızdan insan herşeyi yorumlayabilir,yani bir ay lık borcda on yıllık borc gibi.
#35
Böyle bir vesika mevzuatta yok ,maaşınızın hepsine bloke koya bilmesi icin sizin yazılı izininiz gerekir ,maaşınızı aldığınız bankadan cekdiğseniz krediyi böyle bir şeye kalkışa bilirler bunun gibi durumda bankaya yazılı başvuru yapın maaşından bloke kalkması icin kaldırmazlarsa Bulunduğunuz ilde Asliye hukuk mahkemesine(Tüketici mahkeme sıfatıyla)dava acın maaşınızdaki blokenin kaldırılması yönünde ,yani kısaca maaşınızdan 1/4 oranında kesinti borc bitesiye kesilmeye devam eder artık kac yüz yılda bu borc biterse.
#36
ARAC KİME TAHSİL EDİLDİYSE O KULLANIR ZİRA İNDİRİMDEN BİLE KARDEŞİNİZİN RAPORLARINI KULLANIYORSUNUZ,AVUKATA PEK İHTİYAC OLACAĞINI ZANNETMİYORUM ,HAKİM GEREKLİ ACIKLAMAYI DURUŞMADA YAPACAKDIR.
#37
YARGITAY


2010/2701
K.2010/13512
T.6.7.2010



kURAL OLARAK BİR KİŞİ VASİ OLARAK ATANABİŞLİR,BİRDEN FAZLA KİŞİNİN VASİ OLARAK ATANMASI İCİNBİR NEDEN OLMASI VE BU KİŞİLERİN RIZASI OLMASI GEREKİR.
#38
Avukatın maaşınızı tespit etmesi ve talep etmesiyle başlar,bunun başka bir süresi yok
#39
Burda zaman aşımı söz mevzu bahis anneniz evlilik yapmadıysa nafakayı artırım isteği ile her zaman talep edebilir ,sizn tahsil hayatınız yoksa sizin böyle bir talebiniz olamaz(kız cocuğu değilseniz)
#40

T.C.
Y A R G I T A Y
HGK
E. 1987 / 805
K. 1988 / 445
T. 01.06.1988

KARAR : Borçlar Kanununun 135/2. maddesi, borcun bir hüküm ile tesbit
edilmesi halinde on yıllık zamanaşımının uygulanacağını; İcra ve İflas Kanunun
39/1. maddesi de ilama dayanan takibin, son işlem üzerinden on yıl geçmekle
zamanaşımına uğrayacağını