Son yazılar

Welcome to Hukuk Forum Sitesi - Hukuk ve hayata dair her şey!. Please login or sign up.

05 Mayıs 2024, 21:11:00

Login with username, password and session length
Üyeler
  • Toplam Üye: 4,264
  • Latest: Elçin
Stats
  • Toplam İleti: 8,824
  • Toplam Konu: 4,365
  • Online today: 174
  • Online ever: 549
  • (13 Ocak 2023, 13:23:05)
Çevrimiçi Kullanıcılar
Users: 0
Guests: 160
Total: 160

Ltd. şirkette kısıtlayıcı temsil ve idare yetkisi

Başlatan Öğrenci Serdar, 24 Ağustos 2010, 22:18:57

« önceki - sonraki »

Öğrenci Serdar

İyi çalışmalar Değerli Avukatım
A.Ş.lerde belirli koşullarla imza yetkilerini belirleyebiliyoruz
örneğin bir kişiye 100.000 tl ye kadar borçlanma yetkisi
veya
1.derece imza yetkisi , 2.derece imza yetkisi gibi
peki bu uygulamayı limited şirketlerde de yapabilme imkanımız varmıdır
Limited şirketteki müdürlerin belirli koşullarla
örneğin borçlanma durumlarında en az iki müdürün imzasının olması gibi
veya 1.derece 2.derece imza yetkileri ile
limited müdürlerin yetkilerini kısıtlayabilirmiyiz
Saygılar

Avukat

Merhabalar. Limited şirketler Türk Ticaret Kanunu'nun 503-556.maddelerinde düzenlenmiştir. Limited şirketlerde müdürler, ortakların tamamı olabileceği gibi birden fazla ortak müdür olarak ana sözleşmede tayin olunabilir veya sonradan ortaklar kurulu kararı ve bunun ticaret siciline tescil ve ilanıyla müdürlük sıfatı kazanılabilir. Dışarıya karşı, yani şirketin 3. şahıslarla yapacağı işlemlerde yönetimin yöneticiler arasında kısıtlanması sadece yer itibariyle (şube-merkez gibi) mümkün olup, temsil yetkisinin KONU bakımından sınırlandırılması, iyiniyetli 3. kişilerin haklarını etkilemez. Örneğin müdürlerin tek imza ile harcama sınırını onbin lira olarak belirleseniz dahi, eğer müdürler bu sınırı aşarak bir işlem yaparsa, işlemi yapan müdürlerin yetkisi yoktu, bu işlem geçersizdir diyemezsiniz. Çünkü asıl olan şirket ortaklarının şirketi birlikte yönetmesidir (TTK.m.540). Bunun istisnası ise işlemi yaptığınız 3. kişinin, bu yetki sınırlamasını bilmesidir. Yani 3. kişi bu yetki sınırlamasını biliyor veya halin icabı uyarınca bilmesi gerekiyorsa, bu durumda bu kişiye karşı işlemin geçersiz olduğu ileri sürülebilecektir. Konuyla ilgili Türk Ticaret Kanunu'ndaki hükümler aşağıdadır:

    II- TEMSİL SALAHİYETİ:

    1. ŞÜMULÜ:

    Madde 542 - Müdürlerin haiz oldukları temsil salahiyetinin şümul ve tahdidi hakkında, anonim şirketin idare meclisine dair olan 321 inci madde hükmü tatbik olunur.

    Vazifelerini ifa dolayısiyle müdürlerin işlemiş oldukları haksız fiillerden şirket mesul olur.

    2. KALDIRILMASI:

    Madde 543 - Ortaklara ait idare ve temsil salahiyetlerinin kaldırılması hakkında, kollektif şirkete dair 161 ve 162 nci maddeleri hükümleri tatbik olunur.

    Ortak olmıyan müdür umumi heyet karariyle her zaman azlolunabilir. Azlolunan müdürün mukaveleden doğan hakları mahfuzdur.

    II- TEMSİL SALAHİYETİ:

    1. VÜSAT VE ŞÜMULÜ:

    Madde 321 - Temsile salahiyetli olanlar şirketin maksat ve mevzuuna dahil olan her nevi işleri ve hukuki muameleleri şirket adına yapmak ve şirket unvanını kullanmak hakkını haizdirler.

    Temsil salahiyetinin tahdidi, hüsnüniyet sahibi üçüncü şahıslara karşı hüküm ifade etmez. Ancak temsil salahiyetinin sadece merkezin veya bir şubenin işlerine hasrolunduğuna veya müştereken kullanılmasına dair tescil ve ilan edilen tahditler muteberdir.

    Anonim şirket adına tanzim edilecek evrakın muteber olması için, aksine esas mukavelede hüküm olmadıkça temsile selahiyetli olanlardan ikisinin imzası kafidir.

    Temsile salahiyetli olanlar tarafından yapılan muamelenin esas mukaveleye veya umumi heyet kararına aykırı olması, hüsnüniyet sahibi üçüncü şahısların o muameleden dolayı şirkete müracatına mani olamaz.

    Temsile veya idareye salahiyetli olanların vazifelerini yaptıkları sırada işledikleri haksız fiillerden anonim şirket mesul olur. Şirketin rücu hakkı mahfuzdur.

    2. AZİL:

    A - MUKAVELE İLE TAYİN HALİNDE:

    Madde 161 - İdare işleri mukavele ile bir ortağa verilmiş ise, onun idare, hak ve vazifesi diğer ortaklar tarafından tahdit olunamıyacağı gibi kendisi azil dahi olunamaz. Ancak, muhik sebepler mevcutsa, ortaklardan birinin talebi üzerine mahkeme kararı ile idare hak ve vazifesi tahdit veya nez'olunabilir. Vazifenin yerine getirilmesinde basiretsizlik, ağır ihmal veya idarede iktidarsızlık gibi haller, muhik sebep sayılır.

    B - ORTAKLAR KARARI İLE TAYİN HALİNDE:

    Madde 162 - İdare işleri, şirket mukavelesi yapıldıktan sonra ittihaz edilen bir kararla bir ortağa verilmişse o ortak, ortakların ekseriyeti ile azledilebilir. Ekseriyet hasıl olmadığı takdirde, idare işlerine bakan ortağın şirket mukavelesi hükümlerini ihlal ettiği iddiasıyla her bir ortak azil için mahkemeye müracaat edebilir.


Kolay gelsin.

Öğrenci Serdar

Cevabınız için teşekkürler
o zaman A.Ş. lerde verilen kısıtlayıcı yetkilerde 3.kişiler açısından hüküm ifade etmez mi ?
veya Ltd de müdür olan kişinin yetkisi kısıtlanamaz mı ?
yada A.Ş.de kanuni temsilci de kısıtlanamaz fakat kanunen temsilci olmayanlara kısıtlı yetkilendirme verilebilinir mi?
3.kişileri bağlaması için tescil edilip gazetede ilan mı edilmelidir kısıtlı temsilcilikler
Biraz kafam karıştı

Avukat

Merhabalar.

Alıntı Yapo zaman A.Ş. lerde verilen kısıtlayıcı yetkilerde 3.kişiler açısından hüküm ifade etmez mi ?
o zaman A.Ş. lerde verilen kısıtlayıcı yetkilerde 3.kişiler açısından hüküm ifade etmez mi ?
veya Ltd de müdür olan kişinin yetkisi kısıtlanamaz mı ?
yada A.Ş.de kanuni temsilci de kısıtlanamaz fakat kanunen temsilci olmayanlara kısıtlı yetkilendirme verilebilinir mi?

Yukarıda da belirttiğim gibi, temsil yetkisinin sınırlandırılması sadece yer itibariyle (mesela şu kişi şu şubeyle ilgili işlemleri yapmaya yetkilidir gibi) mümkündür, yetkinin konu bakımından sınırlandırılması sadece kötü niyetli, yani bu yetki sınırlandırmasını bilen veya halin icabına göre bilmesi gereken kişilere karşı ileri sürülebilecektir. İyi niyetli kişilere karşı yetki sınırlandırmasının ileri sürülebilmesi ise mümkün değildir. Özetle, yetkisi konu bakımından sınırlandırılan şirket temsilcisinin iyi niyetli kişilerle yapmış olduğu işlemler hukuken geçerli olacak, bu sınırlandırmalar sadece şirketle yetkisi sınırlandırılan temsilci arasındaki ilişki açısından hüküm ifade edecektir (mesela şirket yetkisini aşan temsilcinin yapmış olduğu işlemler sebebiyle bir zarara maruz kalmışsa, bu zararı temsilciden talep edebilecektir).

Alıntı Yap3.kişileri bağlaması için tescil edilip gazetede ilan mı edilmelidir kısıtlı temsilcilikler

Elbette yetki sınırlandırması yapılırken bu sınırlandırmaların ticaret sicilde tescil ettirilmesi ve ilanı gereklidir, ancak bu tescil ve ilan yukarıdaki sonucu değiştirmemektedir.

Aşağıda konuyla ilgili bir Yargıtay Kararı bulunmaktadır. Kolay gelsin...

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/400
K. 2005/2118
T. 8.2.2005
6762/m.321,542
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Alacaklı Fultan Enerji Sistemleri Ltd. Şti. tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibine geçilmiş ve borçlulara örnek 163 nolu ödeme emri tebliğ ettirilmiştir. Alacaklı şirketi temsilen Güray Karaduman İcra Müdürlüğüne verdiği 16.06.2004 tarihli dilekçe ile alacaktan feragat ettiğini bildirerek feragat harcı yatırmıştır. Feragat dilekçesi ekinde ibraz edilen 15.01.2004 tarihli Ticaret Sicil Gazetesine göre, 30.12.2003 tarihli ortaklar kurulu kararı ile Güray Karaduman'ın 3 yıl süre ile alacaklı şirketi temsil ve ilzama münferiden yetkili kılındığı anlaşılmaktadır.
TTK.nun 542. maddesi göndermesi ile limited şirketler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 321. maddesi uyarınca; "Temsile salahiyetli olanlar şirketin maksat ve mevzuuna dahil olan her nevi işleri ve hukuki muameleleri şirket adına yapmak ve şirket unvanını kullanmak hakkını haizdirler. Temsil salahiyetinin tahdidi, hüsnüniyet sahibi üçüncü şahıslara karşı hüküm ifade etmez. Ancak temsil salahiyetinin sadece merkezin veya bir şubenin işlerine hasrolunduğuna veya müştereken kullanılmasına dair tescil ve ilan edilen tahditler muteberdir." Bu yasal düzenleme karşısında limited şirket yetkilisinin alacaktan feragati için açıkça feragat yetkisi verilmesi gerekmediği açıktır.
Alacaklı şirket ortaklar kurulunun 29.01.2004 tarihli kararı ile takip dayanağı alacakları ile ilgili feragat yetkisi M.Halis Türkyılmaz'a verilmek suretiyle şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili Güray Karaduman'ın temsil yetkisi sınırlandırılmıştır. Birlikte temsil şartı ile temsil yetkisinin bir şube veya merkeze özel tutulması dışında kalan temsil yetkisi sınırlamaları, tescil ve ilan edilmiş olsa bile, şirketle temsilciler arasındaki ilişkilerde değerlendirilir ve iyiniyetli 3.kişilere karşı geçerli değildir. ( Ord.Prof.Dr. Halil ARSLANLI-Prof.Dr. Hayri Domaniç, Türk Ticaret Kanunu Şerhi, III.cilt, s.666, Temel Yayınları, İstanbul-1989 ) Somut olayda, TTK.nun 321. maddesine uygun bir yetki sınırlaması bulunmadığına ve borçluların kötü niyetli oldukları da iddia edilmediğine göre temsil yetkisinin sınırlanması 3.kişi durumunda olan takip borçlularına karşı ileri sürülemez. Kaldı ki, anılan ortaklar kurulu kararı ticaret sicilinde tescil ve ilan edildiğine dair dosyada bir belgede mevcut değildir. O halde, Mahkemece şikayetin reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 08.02.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.